Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/10536 Esas 2016/8197 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/10536
Karar No: 2016/8197
Karar Tarihi: 07.12.2016

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/10536 Esas 2016/8197 Karar Sayılı İlamı

Özet:

11. Ceza Dairesi tarafından verilen 2016/10536 E., 2016/8197 K. sayılı kararda, sanık bir kişinin resmi belgede sahtecilik suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldığı ve bu cezanın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 204/1 ve 62. maddelerine göre infaz edilmesine karar verildiği belirtiliyor. Ancak Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün kanun yararına bozma isteminin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kabul edilmesi sonucu, kararın bozulduğu ve dosyanın tekrar incelenip gereğinin yapılması gerektiği ifade ediliyor. Kanun maddelerine gelince, kararda 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/2. maddesi ve 61. maddesi üzerinde duruluyor. Maddelerin uygulanışı ile ilgili olarak, mahkum olunan hapis cezasının infazının tamamlanıncaya kadar bazı hakların kullanılamayacağı ve hak yoksunluğunun kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından uygulanamayacağı, ancak kendi alt soyu dışındaki kişiler bakımından hak yoksunluğunun infazın tamamlanmasına kadar devam edeceği belirtiliyor. Ayrıca, 61. madde gereğince cezaların her sanık bakımından bireyselleştirilmesi gerektiği vurgulanıyor.
11. Ceza Dairesi         2016/10536 E.  ,  2016/8197 K.

    "İçtihat Metni"

    Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 03.04.2016 gün ve 2016-1710 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 19/04/2016 gün ve 2016/150950 KYB sayılı ihbarnamesi ile;
    Resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 204/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair ... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/02/2012 tarihli ve 2010/550 esas, 2012/187 sayılı kararının “1-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/2. maddesinde yer alan “Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz.” ve 3. fıkrasındaki “Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, anılan maddenin 1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıvermeden sonra uygulanamayacağı, kendi alt soyu dışındaki kişiler bakımından vesayet ve kayyımlıkla ilgili hak yoksunluğu ile anılan maddenin 1. fıkrası a, b, d ve e bentlerinde yazılı hak yoksunluklarının ise cezanın infazının tamamlanmasına kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde,
    2) Müştekinin işlenen suçtan dolayı hiçbir zararının bulunmadığını açıklaması karşısında, sabıka kaydı da bulunmayan sanığa hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul edip etmediği sorulmadan ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 61. maddesi gereğince cezaların her sanık bakımından bireyselleştirilmek suretiyle verilmesi gerektiği hâlde, sabıka kaydı bulunmayan sanık ile sabıka kaydında mahkumiyet hükümleri bulunan diğer sanıkların durumları birlikte değerlendirilip, "sanıkların kişiliği, fiilden sonraki davranışları dikkate alınarak ileride yeni bir suç işlemeyecekleri yönünde olumlu kanaat oluşmadığı gerekçesiyle cezalarının ertelenmesi veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına" şeklinde karar verilmesinde isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
    Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    İncelenen dosya içeriğine göre, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ihbarnamesindeki düşünceler yerinde görüldüğünden ... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 28.02.2012 tarih ve 2010/550 Esas, 2012/187 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309/4. maddesinin (d) bendi gereğince BOZULMASINA, gereğinin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 07/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.