12. Hukuk Dairesi 2016/24258 E. , 2017/8685 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 01/06/2016 tarih, 2016/14672 Esas - 2016/15470 Karar sayılı Daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair karar düzeltme talepleri yerinde değil ise de;
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine, tedbir nafakasına ilişkin ara karara dayalı olarak başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde, alacaklının icra mahkemesine başvurusunda; icra müdürlüğünce 10/09/2014 tarihli muhtıra ile fazla ödenmiş olduğu bildirilen 10.254,00 TL"nin dosyaya yatırılmasının talep edildiğini ancak hesaplamanın hatalı olduğunu, dosyada 87,95 TL fazla yapılmış ödemenin bulunduğu belirterek 10/09/2014 tarihli muhtıranın iptalini talep ettiği, mahkemece, alınan ek bilirkişi raporuna göre dosyada gönderilen muhtırada belirtilen miktardan daha fazla ödemenin olduğunun anlaşıldığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür.
Takip tarihi itibariyle olaya uygulanması gereken 818 Sayılı Borçlar Kanunu"nun 84/10. maddesinde (6098 Sayılı TBK"nun 100. maddesi); "Borçlu, faiz ve masrafları tediyede gecikmiş değilse, kısmen icra eylediği tediyeyi re"sülmale mahsup edebilir" düzenlemesine yer verilmiştir. Bir başka anlatımla BK.nun 84. maddesi gereğince ödemelerin öncelikle asıl alacaktan düşülebilmesi için, borçlunun faiz ve masrafları ödemede gecikmemiş olması zorunludur. Buna göre, borçlu, faiz ve masrafları ödemedikçe kısmi ödemeler ana paradan mahsup edilemez. Anılan maddenin uygulanması için takip talebinde bu yönde ayrıca talepte bulunulması gerekli olmayıp, istek olmasa da memurlukça bu husus re"sen dikkate alınmalıdır (Hukuk Genel Kurulu"nun 09/10/2002 tarih ve 2002/12-709 esas - 2002/781 karar sayılı kararı). Şu halde, BK"nun 84. maddesi uyarınca, borçlunun faiz ve masrafları ödemede gecikmiş olması durumunda ödemelerin öncelikle faiz ve masraflardan mahsup edilmesi, geriye kalan paranın ise asıl alacaktan indirilmesi ve her ödeme yapıldıkça bakiye alacağın bu suretle saptanması gerekir.
Somut olayda, dosya hesap bilirkişisine tevdii edilmiş, bilirkişi 14/03/2015 tarihli raporunda 10/09/2014 tarihi itibariyle fazla ödeme olmadığı gibi 204,55 TL dosya borcunun bulunduğu bildirilmiştir. Rapora itirazlar üzerine alınan 15/05/2015 tarihli ek bilirkişi raporunda ise, 14.000,00 TL nafaka bedeli maddi hatadan kaynaklı olarak iki defa borç olarak hesaba katıldığından ilk raporun hatalı olduğu, toplam 13.795,45 TL fazla ödeme bulunduğunun bildirildiği görülmüştür. Dosyada mevcut bilirkişi raporu ve ek bilirkişi raporunda bilirkişi tarafından, alacaklının şikayet dilekçesinde hesapladığı alacak kalemleri için faiz hesaplamadığı gibi talep de etmediği gerekçesiyle faiz yönünden hesaplama yapılmadan sonuca gidildiği görülmüştür.
Takip dosyasının incelenmesinde; takip talebi ve ödeme emrinde alacaklı tarafından yıllık %9 oranından az olmamak üzere yasal faiz talep edilmiş olduğu görülmekte olup, bu durumda borçlunun faiz ve masrafları ödemede gecikmiş olması durumunda bakiye dosya hesabında yapılan ödemelerin öncelikle faiz ve masraflardan mahsup edilmesi, geriye kalan paranın ise asıl alacaktan indirilmesi ve her ödeme yapıldıkça bakiye alacağın bu suretle saptanması gerekir.
O halde, mahkemece, alacaklının takipte faiz talep ettiği gözetilerek, 818 Sayılı Borçlar Kanunu"nun 84. maddesi (6098 Sayılı TBK"nun 100. maddesi) çerçevesinde inceleme yapılarak; gerektiğinde, Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken eksik inceleme ile hükme yeterli ve denetime elverişli olmayan bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup mahkeme kararın belirtilen nedenle bozulması gerekirken Dairemizce onandığı anlaşılmakla alacaklının karar düzeltme isteminin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Alacaklının karar düzeltme isteminin kısmen kabulü ile Dairemizin 01.06.2016 tarih ve 2016/14672 E.-2016/15470 K. sayılı onama ilamının kaldırılmasına, ... 19. İcra Hukuk Mahkemesi"nin 21.07.2015 tarih ve 2014/1419 E.- 2015/694 K. sayılı kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 01/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.