Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
İİK.nun 89/4.maddesi uyarınca alacaklı, üçüncü şahsın haciz ihbarnamesine verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek onun tazminata mahkum edilmesini isteyebilir.
İcra mahkemesi incelemesini genel  hükümlere göre yapar. Bu nedenle somut olayın özellikleri dikkate alınarak tarafların her türlü delil ve belgeleri sorulup toplandıktan ve ticari defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yapıldıktan sonra oluşacak sonuca göre 3.kişinin haciz ihbarına itirazının gerçeğe uygunluğu denetlenip sonucuna göre karar verilmesi gerekir.Bu nedenle mahkemece 3.kişiye ticari defter ve kayıtlarını sunması için süre verilmesi, buna rağmen sunulmazsa kesin mehil verilmesi, ticari defter ve kayıtların mahkemeye sunulması mümkün olmazsa, mahallinde ticari defter ve kayıtlar üzerinde inceleme yapılarak sonuca gidilmesi gerekir.
O halde mahkemece HMK"nun 216 ve devam eden maddelerinde öngörülen yasal prosedür uygulanmak suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 19.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.