17. Hukuk Dairesi 2015/14519 E. , 2018/8910 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ...Ş. vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; 09/05/2006 tarihinde davalılardan ..."nün işleteni ve sürücüsü olduğu, davalının ZMSS poliçesi ile sigortacısı olduğu aracın davacı yayaya çarpması sonucu davacının yaralandığını, yaralanma sonucu uzun süre tetkiklerinin yapıldığını, tedavi gördüğünü, tedaviler sırasında hastane masrafı, ilaç, tıbbi tetkik, tıbbi ekipman ve sair tedavi giderlerini ödemek zorunda kaldığını, kaza sonrası aylarca yatmak zorunda olduğundan çalışamadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 4.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...Ş. yönünden poliçe limiti ile sınırlı kalmak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, ayrıca 3.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı ..."den tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili; 19/07/2011 havale tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminata ilişkin dava değerini 25.080,92 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı ...Ş. vekili; poliçe gereği davalı şirketin sorumluluğunun limitle sınırlı olduğunu, manevi zararlardan sorumluluğunun bulunmadığını, davacının tedavi masrafları ve işgöremezliğe ilişkin taleplerini kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili; dava dilekçesinde belirtilen hususların gerçeği yansıtmadığını, kazanın oluşumunda davacının kusurlu olduğunu ve davacının kendi kusuruyla sebebiyet verdiği kazadan dolayı talep ettiği manevi tazminatın çok yüksek olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacı tarafın maddi tazminat istemi yönünden ıslah edilmiş talebi ile bağlı kalınarak toplam 25.080,92 TL maddi tazminatın (22.500-TL geçici iş görmezlik tazminatı ve 2.580,92 TL tedavi gideri olmak üzere) davalı ... şirketi yönünden 22.500,00 TL"lik kısmı için ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere, diğer davalı yönünden 25.080,92 TL"lik kısım için -25.080,92-TL"lik kısım için talep gibi dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline; davacı tarafın manevi tazminat isteminin kabulü ile 3.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı gerçek kişiden tahsiline karar verilmiş; hüküm davalı ...Ş. vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı ...Ş. vekili ve davalı ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava Borçlar Kanunu"nun 46. maddesi (6098 sayılı TBK md. 54) gereğince çalışma gücünün kaybı nedeniyle maddi ve manevi tazminat ve tedavi gideri istemine ilişkindir.
Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlâl etmesi hali BK m. 46/I’de özel olarak hükme bağlanmıştır (6098 sayılı TBK m. 54). Bu hüküm gereğince “Cismani bir zarara düçar olan kimse külliyen veya kısmen çalışmaya muktedir olamamasından ve ileride iktisaden maruz kalacağı mahrumiyetten tevellüt eden zarar ve ziyanını ve
bütün masraflarını isteyebilir”. Bu hüküm gereğince, vücut bütünlüğünün ihlâli halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddî zararın türleri; masraflar, çalışma gücünün kısmen veya tamamen kaybından doğan zararlar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan zararlar şeklinde düzenlenmiştir. Borçlar Kanunu"nun 46. maddesinde belirtilen “bütün masraflar” deyimi çok geniş kapsamlıdır. Bu giderlere zarara uğrayanın katlanmak zorunda kaldığı bütün giderler dahildir.
Sorumluluk hukukunun temel amacı, bir kimsenin malvarlığında iradesi dışında meydana gelen eksilmeleri aynen veya nakden gidererek zarar görenin zarar verici olay sonucunda malvarlığında eksilen değer yerine nitelik veya nicelik yönünden eş bir değer koymaktır. Zarar görenin malvarlığında eksilen değer yerine aynı nitelikte bir değer konulması mümkün olduğu takdirde bu değer; bu mümkün olmadığı takdirde, nicelik yönünden, yani para ile ona denk bir değer konulur ve zarar verenin yerine getirmek zorunda olduğu bu yükümlülüğe tazminat yükümlülüğü adı verilir. Tazminat yükümlülüğünün, bir diğer ifadeyle zarar verenin ödeyeceği tazminat miktarının tespit edilebilmesi için, öncelikle zararın hesaplanması gerekmektedir. Zarar görenin malvarlığının zarar verici olaydan sonraki durumu ile böyle bir olay meydana gelmeseydi göstereceği durum arasındaki farkı ifade eden zarar, eşyaya ilişkin olabileceği gibi kişiye ilişkin de olabilecektir. Vücut bütünlüğünün ihlalinden doğan zararların da kişiye ilişkin zarar kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.
Davacı vekilince dava dilekçesinde uzman göz cerrahı olarak sahibi olduğu sağlık şirketinde görev yapan davacının kaza sonrası aylarca yatmak zorunda kaldığı, bahsedilen dönemde çalışamadığı ve ameliyatlara iştirak edemediği, bu nedenle de hakim hissedarı bulunduğu sağlık şirketinin cirosunun anılan aylarda önemli ölçüde düştüğü ve böylelikle önemli ölçüde gelir kaybına uğradığı belirtilerek tazminat isteminde bulunulmuş; yine davacı vekilince 17.11.2009 tarihli (2) nolu celsede davacının maluliyet iddiasının bulunmadığı, maddi tazminat taleplerinin ise tedavi giderleri ile yaralanması sonucu iş ve gücünden kalmasına ilişkin tazminata yönelik olduğu belirtilmiştir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; tıp doktoru ve göz hastalıkları uzmanı olan davacının ortağı olduğu ...Özel Sağlık Hizmetleri Ltd. Şti."ndeki
ortaklığının devam ettiği ve davacının anılan şirketteki ortaklık payına ait işletme gelirinden herhangi bir kazanç kaybı ve maddi zararının söz konusu olmadığı, anılan şirketten elde ettiği gelirin kazanç kaybı hesabında dikkate alınmayacağı, emsal ücret araştırması cihetine gidilerek ve İstanbul Tabip Odasının 16.02.2011 tarihli cevap yazısında tam zamanlı çalışan bir uzman hekim için 2006 yılı itibariyle net aylık emsal ücretin ortalaması olan miktarın (5.000,00 TL. + 10.000,00 TL./2 = 7.500,00 TL) kazanç kaybı hesabında dikkate alınacağı belirtilerek davacının 3 aylık geçici iş göremezliğine ilişkin maddi zararı (3x7.500,00TL=22.500,00) belirlenmiş olmakla davacının ıslah talebi doğrultusunda karar verilmiştir.
Mahkemece yapılacak iş, davacı vekilinin 17.11.2009 tarihli (2) nolu celsedeki beyanları göz önünde tutularak, davacının çalıştığı ve ortağı olduğu hastanenin kaza tarihinin öncesi ve sonrasına ait kayıtları getirilerek davacının geçici süre ile işgöremez olduğu bu dönemde fiilen çalışamamasından dolayı yoksun kaldığı gelirine ilişkin hesaplama yapılması için yeniden rapor alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş; kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
3-Yargılama sırasında yürürlüğe giren ve 2918 sayılı Yasanın 98. maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Yasanın 59. maddesinde, “trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın "Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı", Yasanın geçici 1. maddesi ile de "Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59. maddesine göre belirlenen tutarın % 20"sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği" öngörülmüştür. Daire uygulamamıza göre sigortalının yatırdığı primin bir bölümünün SGK"ya aktarılması nedeniyle işleten ve sorumluluğunu üstlendiği sürücünün de belgeli tedavi giderleri yönünden sorumluluğu sona ermektedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 91. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-1. maddesinde, sigortacı poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği, düzenlenmiştir. Karayolları Trafik Kanuna göre, zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırmak zorunludur.
Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davacı tarafından ödeme makbuzları dosyaya ibraz edilen tedavi giderlerinin toplamına hükmedilmiştir. (..."ne ait 100,00 TL, Amerikan Hastanesi"ne ait ilaç, malzeme ve hizmet bedeli 1.772,00 TL ve İstanbul Ortopedi"ye ait tedavi edici korse bedeli 708,00 TL )
Bu durumda mahkemece, tarafların delillerinin toplanması, özellikle davacı tarafından ödendiği iddia edilen tedavi giderlerinden 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında kalanların ve Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğuna esas olanların belirlenmesi için uzman doktor bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınması, 2918 Sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında kalan tedavi giderleri olduğunun tespit edilmesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumu"nun davaya dahil edilmesi ve bu tedavi giderleri yönünden Sosyal Güvenlik Kurumu"nun, yasa kapsamı dışında kalan tedavi gideri, bakıcı veya tedaviye bağlı sair giderlerden ise davalıların sorumlu tutulması gerekirken yazılı şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
4-Bozma sebep ve şekline göre; davalı ...Ş. vekilinin, vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş. vekili ve davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş. vekilinin, (2) ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 4) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı
Güneş Sigorta A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 10.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.