Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı vekili, boşanma kararı ile müvekkili lehine hükmedilen 12,000 TL maddi, 2.000 TL manevi tazminat alacağını takibe koyduklarını ancak, bununla ilgisi olmayan ayrı bir nafakanın kaldırılması davasında verilen tedbir kararının, borçlu tarafından icra dosyasına sunularak takibin durdurulduğunu ileri sürerek bu hatanın düzeltilmesi yönündeki taleplerini reddeden icra müdürlüğü kararının iptalini istemiştir.
Mahkemece, yapılan takipte, hükmedilen yoksulluk nafakası talebi olmadığı halde takip borçlusunun maaşından aylık nafakaya yönelik kesintiler yapıldığı, bilahare Sivas Aile Mahkemesinin duruşmada verdiği tedbir kararı ve kesinleşen ilamıyla nafakanın kaldırılmasına hükmedildiği, takip borçlusunun maaşından nafaka olarak yapılan kesintilerin takip borçlusuna ödendiği, şikayetçinin alacağının da sıraya konulduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
İcra dosyası incelendiğinde; takibe konulan alacak, boşanma davası sonucu hükme bağlanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, nafaka alacağı ile bir ilgisi bulunmamaktadır.Bu nedenle mahkemece nafaka ile ilgili olarak verilen tedbir kararının bu taleple ilgili olarak uygulanabilirliği bulunmamaktadır.Kaldıki mahkemece verilen tedbir kararı, niteliği itibariyle, takibi durdurmaz, sadece dosyaya giren paranın alacaklıya ödenmesini engeller.
O halde mahkemece alacaklının şikayetinin kabulü gerekirken istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 19.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.