16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4910 Karar No: 2018/5143 Karar Tarihi: 13.12.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4910 Esas 2018/5143 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme 16. Ceza Dairesi'dir ve suç Silahlı terör örgütüne üye olma'dır. TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri gereğince sanık suçlu bulunmuştur. Temyiz talebinin reddi sebebi bulunmadığından işin esasına geçilmiştir. Sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde, diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmüş ve Anayasa Mahkemesinin iptal kararının uygulanmasına karar verilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemler kanuna uygun yapılmıştır ve hükme esas alınan tüm deliller hukuka uygun olarak elde edilmiştir. Sanık müdafiinin ileri sürdüğü nedenler temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği için temyiz davası reddedilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir: TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63.
16. Ceza Dairesi 2018/4910 E. , 2018/5143 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet hükümlerine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından; sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE, Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; I-Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde; Dosyada mevcut diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, bylock tespit ve değerlendirme tutanağı beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili görülmemiştir. Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1 maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA, II-Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde; İlk derece mahkemesince tutuklu sanık hakkında esas hakkında savunmanın yapıldığı 30.01.2018 tarihli celsede müdafiinin yokluğunda ve mazeretsiz olarak duruşmaya katılmadığı konusunda bir tespitte bulunulmadan, başka bir müdafii görevlendirmeden hüküm kurularak CMK’nın 188/1. maddesine muhalefet edilmesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanması, Kanuna aykırı, sanık ... ve müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün öncelikle bu sebepten dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, verilen ceza miktarı ile tutuklulukta geçirilen süre ve mevcut delil durumu dikkate alınarak sanık müdafiinin tahliye talebinin REDDİ ile sanığın tutukluluk halinin devamına, 13.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.