Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/5057 Esas 2016/8158 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/5057
Karar No: 2016/8158
Karar Tarihi: 07.12.2016

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/5057 Esas 2016/8158 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme bir sahte şase numarası basılan araç plakasıyla ilgili davada, belgenin aldattırıcılık yeteneğinin bulunması ve aldatma keyfiyetinin belgeden objektif olarak anlaşılması gerektiği hükümini vermiştir. Ayrıca, sanığın savunması ve tanık ifadeleri gibi delillerin yanı sıra bilirkişiden ek rapor alınması gerektiği sonucuna varılmıştır. Karara göre, yasanın 53. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi de uygulanarak davada bozma kararı verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu'nun 321. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2015/5057 E.  ,  2016/8158 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 14.10.2003 ve 232-250 sayılı, 09.10.2012 gün 2011/8-335 Esas 2012/1804 sayılı kararlarında da açıklandığı üzere, sahtecilik suçunun oluşabilmesi için belgenin nesnel olarak aldatıcılık yeteneğinin bulunması ve aldatma keyfiyetinin belgeden objektif olarak anlaşılması gerektiği, "muhatabın hatasından, dikkatsizlik veya özensizliğinden kaynaklanan fiili iğfalin, aldatma yeteneğinin varlığını göstermeyeceği cihetle, öncelikle suça konu ... plakalı araç şase numarasının aldatıcılık niteliğini haiz olup olmadığı hususunda bilirkişiden ek rapor aldırılıp, aldatıcılık niteliğini haiz olması durumunda, sanığın sanayide hurdacı olduğunu, parçayı ... ve ..."tan aldığını savunması ile sahte şase numarası basılı suça konu ... plakalı araç sahibi tanık ..."ın, 12.12.2012 tarihli celsede, aracı motor tamiri için ..."a bıraktığı beyanı karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak biçimde belirlenmesi bakımından ..."ın tanık olarak dinlenilerek, toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi, yasaya aykırı,
    2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.