13. Ceza Dairesi Esas No: 2017/2801 Karar No: 2018/12066 Karar Tarihi: 20.09.2018
Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2017/2801 Esas 2018/12066 Karar Sayılı İlamı
13. Ceza Dairesi 2017/2801 E. , 2018/12066 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanık ...’e cezaevinde yapılan tebliğin usulüne uygun olmadığı anlaşıldığından 26/02/2016 tarihli temyizin reddine dair verilen kararı süresinde temyiz ettiği anlaşılarak yapılan incelemede; I-Sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde; 14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000. TL"ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan dolayı tayin edilen 1500 ve 1800 TL adli para cezalarına ilişkin hükümlerin, cezanın türü ve miktarı itibariyle temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince temyiz itirazlarının tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, II-Sanık ... hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık ...’ın temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA, III-Sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanık ... hakkında müştekinin 28/01/2011 tarihli beyanından zararının tümünün karşılandığını belirtmesi dikkate alındığında sanık hakkında iadenin soruşturma aşamasında olması nedeniyle TCK’nun 168/1.maddesi gereği indirim yapılması yerine yazılı şekilde uygulama yapılması, 2-Sanıklar ..., ... ve ..."ın iştirak edip etmediği hususundaki mevcut şüphenin somut olayda giderilemediği anlaşılmakla, sanıkların tüm aşamalarda suçu kabul etmediği de göz önüne alındığında, diğer sanıklar ... ve ..."ın atfı cürmü dışında sanıkların yüklenen suçları işlediğine ilişkin hükümlülüğüne yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı kanıt bulunmaması nedeniyle, sanıkların beraati yerine yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ... ve ...’ın temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 20/09/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.