11. Hukuk Dairesi 2016/274 E. , 2017/2902 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasında görülen davada bozmaya uyularak verilen 24/11/2015 tarih ve 2015/339-2015/524 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı ..."nın müvekkili şirketin eski ortağı ve çalışanı olduğunu, müvekkili ile davalı ... arasında düzenlenen hisse devir sözleşmesi ile adı geçen davalının, müvekkili şirket aracılığıyla tanıdığı kişilerle, müvekkilini gelir kaybına uğratacak bir ilişkiye girmemeyi kabul ettiğini, aksine davranması halinde 100.000 TL cezai şart öngörüldüğünü, buna rağmen davalının diğer davalı şirketi kurduğunu, müvekkili şirkette çalışırken elde ettiği müşteri listesinde bulunan kişilerle irtibata geçtiğini, bu kapsamda sattığını, oysa bu kişinin daha önce müvekkili şirket ile görüştüğünü, davalının bu davranışı nedeniyle müvekkilinin yaklaşık 30.000 TL zarara uğradığını ileri sürerek, 130.000 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, söz konusu sözleşmenin tarafı olmayan müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, diğer müvekkilinin ise hisse devir sözleşmesini, hisse bedelinin ödenmeyeceği tehdidi altında imzaladığını, sözleşmenin tek tarafa yükümlülükler yükleyip davacı için hiçbir yükümlülük öngörülmediğini, böyle bir sözleşmenin ve sözleşmede düzenlenen cezai şartın geçerli olamayacağını, ayrıca müvekkilinin tur düzenlediği müşterisini davacı şirket aracılığıyla tanımadığı gibi bu kişinin davacı şirketin müşterisi de olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak, tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin rekabet yasağına ilişkin hükmünün geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 15/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.