6. Hukuk Dairesi 2013/15429 E. , 2014/192 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Körfez Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 15/05/2013
NUMARASI : 2010/882-2013/675
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davalı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde temyiz eden davalı Vakıf vekili Av. M.. E.. ve davacı M.. M.. vekili Av. G.. Ş.. geldiler. Hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, sözleşmenin feshi nedeni ile sözleşmeden kaynaklanan cezai şart niteliğindeki tazminat ve ödenmeyen kira bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davalı vekilinin sözleşmede kararlaştırılan tazminat (cezai şart) ve gecikme zammı istemine ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
Davacı vekili, dava dilekçesinde, 25.12.2006 tanzim tarihli ve beş yıl süreli kira sözleşmesi ve ekindeki 30.11.2006 tarihli kira şartnamesi ile mülkiyeti hazineye ait taşınmazın davalıya kiraya verildiğini, davalının kiraları ödememesi üzerine sözleşmenin 11.maddesi gereğince akdin feshedildiğini ve kira sözleşmesinin 11/2 ,kira şartnamesinin 13. maddesi uyarınca kiralananın son bir yıllık kira bedeli tutarı olan 48.755,91 TL tazminat ve ödenmeyen 60.763,59 TL kira bedelinin 6183 sayılı Yasa uyarınca gecikme zammı ile birlikte tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesinde, kira bedelinin ödenmemesinin kendi iradesi ile olmadığını, dava dışı Kocaeli Milli Eğitim Müdürlüğünün acil ihtiyacı nedeniyle akdin feshedildiğini, istenen kira bedeli ve tazminatın haksız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinin 11/2 ve kira şartnamesi 13. maddesinde “ ...kiracının kira dönemi sona ermeden faaliyetini durdurması, kiralananı amacı dışında kullanması, taahhüdünü sözleşme ve şartname hükümlerine uygun olarak yerine getirmemesi (taksitlerin süresinde ödenmemesi dahil) ve işletme ruhsatının her ne suretle olursa olsun iptal edilmesi halinde, 2886 sayılı Yasanın 62. maddesine göre 10 günlük süre verileceği, verilen sürede belirtilen hususlara uyulmadığı takdirde sözleşmenin idarece feshedilerek kesin teminatın gelir kaydedilip cari yıl kira bedelinin tazminat olarak tahsil edileceği...” yazılı ise de, karardan sonra 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 346.maddesinde “Kiracıya, kira bedeli ve yan giderler dışında başka bir ödeme yükümlülüğü getirilemez. Özellikle, kira bedelinin zamanında ödenmemesi halinde ceza koşulu ödeneceğine veya sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin anlaşmalar
geçersizdir.” hükmüne yer verilmiş ve 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun"un Geçmişe Etkili Olma başlıklı 2.maddesinde “Türk Borçlar Kanunu"nun kamu düzenine ve genel ahlâka ilişkin kuralları gerçekleştikleri tarihe bakılmaksızın bütün fiil ve işlemlere uygulanacağı, yine Görülmekte Olan Davalara İlişkin Uygulama başlıklı 7.maddesinde de “Türk Borçlar Kanunu"nun; kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76., faize ilişkin 88., temerrüt faizine ilişkin 120., aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138.maddesinin, görülmekte olan davalarda da uygulanacağı” öngörülmüştür. Mahkemece, Kanun hükmü ile cezai şarta ilişkin sözleşmenin 11/2 ve şartnamenin 13. maddesi geçersiz hale geldiğinden tazminat (cezai şart) istemin reddine karar verilmesi gerekir.
Yine kira alacağı özel hukuk ilişkisinden kaynaklandığından gecikme zammı talebi faiz isteği niteliğindedir. Mahkemece, TBK.nun 88. vd. maddeleri gözetilerek gecikme zammı konusunda da bir karar verilmesi gerekmektedir.
3-Davalı vekilinin kira paralarının bir kısmının ödendiğine ilişkin temyiz itirazlarına gelince:
Davalı vekilinin, davacı hesabına internet bankacılığı ile 22.01.2010 tarihinde 5.000 TL ödeme yapıldığını belirterek alacak miktarından mahsubunu talep ettiği ve dosyaya bir makbuz sunduğu görülmüştür. Mahkemece, bu ödeme belgesi üzerinde durularak, 5.000 TL"lik ödemenin ne için yapıldığı hususunun davacı alacaklıdan sorulması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda (2) ve (3) No"lu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir olunan 1.100.- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 14/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.