Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/9530 Esas 2018/12935 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/9530
Karar No: 2018/12935
Karar Tarihi: 18.12.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/9530 Esas 2018/12935 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/9530 E.  ,  2018/12935 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı, dava dilekçesinde özetle; haklı nedene dayanarak baba evine geri döndüğünü, eve dönerken çeyiz eşyalarını yanına alamadığını, sadece ziynet eşyalarının kendisinde olduğunu belirterek; 26.800,00 TL değerindeki çeyiz eşyasının aynen iadesini, mümkün olmaması halinde değerinin tazminat olarak taraflarına verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, savunmasında özetle; çeyiz eşyalarının davalı tarafça alındığını, davacı talep ettiği takdirde aynen iade edebileceklerini, davacının böyle bir talebi olmamasına rağmen dava açtığını beyan ederek; davanın reddini istemiştir.Mahkemece; eşyaların değerinin belirlenmesi için bilirkişi raporu aldırılmış, bilirkişi eşya bedelini 15.750,00 TL olarak belirlemiş ve mahkemece bu bedel üzerinden davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-) Dava; kişisel eşyanın iadesi istemine ilişkindir. Davacı taraf, dava dilekçesinde; çeyiz eşyalarının değerini 26.800,00 TL olarak belirlemiş ve bu değer üzerinden dava açmıştır. Bilirkişi raporuyla eşya değeri 15.750,00 TL olarak belirlenmiş ve davacı vekili, 04/03/2016 tarihli duruşmadaki beyanında, özetle; taleplerini azalttıklarını belirterek bilirkişi tarafından belirtilen 15.750,00 TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiş ve mahkemece de davanın tam kabulüne karar verilmiş, 15.750,00 TL üzerinden hüküm
    kurulmuştur. Talebin azaltılması ıslah yoluyla dahi mümkün olmayıp, davacı tarafın bu yöndeki açıklamaları kısmi feragat niteliğindedir. Dolayısıyla, mahkemece; talebin 26.800,00 TL olduğu gözetilerek 15.750,00 TL bakımından davanın kısmen kabulüne karar verilerek, fazlaya ilişkin istemin reddi ile reddedilen miktar yönünden davalı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderlerinin taraflar arasında kabul red oranına göre paylaştırılması gerekirken; yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ; Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.