Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2016/761 Esas 2016/3693 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/761
Karar No: 2016/3693
Karar Tarihi: 18.02.2016

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2016/761 Esas 2016/3693 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2016/761 E.  ,  2016/3693 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava Türü : Alacak

    YARGITAY İLAMI

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    Davacı vekili, davacının 2001 yılındaki daimi kadroya geçirilmesi sırasında geçici işçi statüsündeki çalışmalarının sayılmaması nedeni ile yapılan intibakının yanlış olduğunun tespiti ile eklenecek kıdem, kademe ve derece katsayı ve her türlü sosyal-mali haklarının intibakına yansıtılarak belirlenecek yıllık izin ücreti, yevmiye ücret fark, akdi ilave tediye fark, yasal ilave tediye fark ve yıpranma prim fark alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
    Davalı, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Anayasanın 141"nci maddesi uyarınca, yargı kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerekir.
    Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297 nci maddesinde de hüküm altına alınmıştır. Bu maddeye göre, mahkeme kararlarının gerekçesinde; tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri içermesi, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur.
    6100 sayılı HMK.nun 298/2. maddesine göre ise “Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.”
    Hüküm fıkrası ile gerekçe arasında çelişki olması 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına da aykırıdır.
    Somut olayda, mahkemece karar gerekçesinde hükme esas alınan bilirkişi raporunda zamanaşımı definin de gözönünde bulundurularak hesaplanan alacak miktarının benimsendiği kabul edilmiş olmasına karşın bilirkişi raporunda zamanaşımı gözetilmeksizin yapılan hesaplamaya göre tespit edilen alacakların hüküm altına alınarak hüküm fıkrası ile gerekçe arasında çelişki oluşturulması hatalı olup bozma nedenidir.

    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 18.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.













    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.