Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/3440 Esas 2016/4118 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3440
Karar No: 2016/4118
Karar Tarihi: 05.04.2016

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/3440 Esas 2016/4118 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2015/3440 E.  ,  2016/4118 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.01.2015 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 25.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili dilekçesinde; borçlu ...’ın diğer davalılarla birlikte hisseli ..... Köyü 217, 341, 460 ve 960 parsel sayılarını belirtmişse de maddi hatanın düzeltilmesi dilekçesinde 460 sayılı parsel ......, 960 sayılı parsel Kulak, 217 ve 341 sayılı parseller ...... Köyü şeklinde düzelttiği taşınmazlardaki 3/12 payı üzerine ... İcra Müdürlüğünün 2011/302 esas sayılı dosyası ile haciz konulmuş olup ...... İcra Hukuk Mahkemesinin 11.02.2013 tarihli ve 2013/1 D.iş 2013/1 sayılı kararı ile bu gayrimenkullerdeki ortaklığın giderilmesi için taraflarına yetki verildiğini bu nedenle taşınmazdaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir.
    Davalılar, cevap dilekçesi sunmamışlardır.
    Davalı ... ve davalı ... taşınmazların satılmasını istemediklerini belirtmişlerdir.
    Davalı ... vekili beyanında dava konusu yerlerin tam olarak belli olmadığından satılamayacağını savunmuştur.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    3083 sayılı Sulama Alanlarında Arazi Düzenlenmesine Dair Tarım Reformu Kanununun 13. maddesinde;
    "Uygulama alanlarında Bakanlar Kurulu Kararının Resmi Gazete"de yayımı tarihinden itibaren, kamulaştırma, toplulaştırma, arazi değiştirilmesi ve dağıtım işlemlerinin tamamlanması veya tapuya tescili sonuçlandırılıncaya kadar, gerçek kişilerle özel hukuk tüzel kişilerine ait arazinin mülkiyet ve zilyetliğinin devir ve temlik edilemeyeceği; bu arazilerin ipotek ve satış vaadine konu olamayacağı, ancak, bu kısıtlama süresinin beş yılı aşamayacağı; sulama alanlarında toplulaştırma çalışmaları kısıtlama süresi içerisinde sonuçlandırılamadığı takdirde, toplulaştırma çalışmalarının sonuçlandırılması amacıyla kısıtlama süresinin en fazla beş yıla kadar daha uzatılabileceği,
    Mahkemeler veya icra ve iflas daireleri tarafından bu araziler hakkında devir ve temliki gerektiren karar verilemeyeceği; mahkemelerce satış suretiyle miras ortaklığının giderilmesine karar verilemeyeceği"
    Hükmü yer almakta iken, Anayasa Mahkemesinin 11.04.2012 tarihli kararıyla bu düzenlemenin "mahkemeler veya icra ve iflas daireleri tarafından bu araziler hakkında devir ve temliki gerektiren karar verilemeyeceği"ne ilişkin kısmı iptal edilmiş; 30.04.2014 tarihli ve 6537 sayılı Kanunun 9. maddesiyle de "Bu taşınmazlar hakkında mahkemelerce satış suretiyle miras ortaklığının giderilmesine karar verilemeyeceği"ne ilişkin cümlesi ilga edilmiştir.
    Somut olaya gelince; bu kanunun 13. maddesi kapsamındaki uygulama alanlarında kalan ve işlemleri henüz tamamlanamayan arazilerin miras yoluyla intikali ve ortaklığının satış suretiyle giderilmesine ilişkin olarak herhangi bir yasaklama bulunmadığından mahkemece işin esasına girilerek tarafların göstermiş olduğu deliller değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Belirtilen husus gözetilmeden yerinde olmayan yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 05.04.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.