19. Hukuk Dairesi 2014/19029 E. , 2015/7757 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında iki adet faturaya konu malların müvekkilince davalıya satılarak teslim edilmiş ise de bedelinin ödenmediğini, alacağın tahsili için aleyhine girişilen takibe davalı borçlunun itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaliyle takibin devamına ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket yetkilisi cevabında, davacı yanla ticari ilişkilerinin bulunduğunu, ancak kayıtlar incelendiğinde davacıya olan borcun ödendiğinin görüleceğini bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı ticari defterleri üzerinde yaptırılan inceleme sonucu alınan ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davacının 12.247,62 TL davalıdan alacaklı olduğunun saptandığı ve davalının bu tutarı ödediğini kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının itirazının kısmen iptaliyle takibin 12.247,62 TL üzerinden devamına, fazlaya dair istemin reddine, koşulları oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin de reddine karar verilmiş, hükmün davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 28/05/2013 tarihli 2013/6192 E, 2013/9755 K. sayılı ilamıyla “taraflar tacir olup somut uyuşmalıkta her iki tarafın ticari defterleri ve belgelerinin incelenmesi uyuşmazlığın çözümü yönünden gerekli bulunmaktadır. Her ne kadar davacı tarafa verilen kesin süre içinde defter ve kayıtlar ibraz edilmemiş ise de, mahkemece bu hususta uygulama olanağı bulunan 6100 sayılı HMK’nun 220. maddesi uyarınca işlem yapılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yön gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesis edildiği" gerekçesiyle bozma kararı verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiş, davacı ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması sonucu bilirkişi raporu dosyaya ibraz olunmuş, rapora göre davacının davalıdan 8.179,79 TL alacaklı bulunduğu saptanmış ise de davalı yanın bozma ilamı öncesinde 14.05.2013 tarihinde icra dosyasına 25.712,13 TL ödeme yaptığının belirlendiği ve dosyanın infaz olduğu gözetilerek davanın konusuz kaldığından bahisle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dairemizce, bozulmasına karar verilen yerel mahkeme kararının davacı vekilince infaza konu edilmesi üzerine, davalı vekilinin “Yargıtaydan dosyanın bozulması halinde her türlü talep ve dava hakkımız saklı kalmak üzere dosya borcunun tamamını ödüyoruz” ifadelerini içeren 14/05/2013 tarihli imzalı beyanı doğrultusunda aynı tarihte icra dosyasına davalı yanca 25.721,13 TL ödemenin yapıldığı ve böylece davaya konu icra dosyasının infaz edildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Yerel mahkemece davacı ticari defter ve kayıtları üzerinde yaptırılan inceleme sonucu aldırılan bilirkişi roporuna göre de davacının davaya konu uyuşmazlık çerçevesinde davalıdan 8.179,79 TL alacaklı olduğu belirlenmiştir.
Bu olgular karşısında, aldırılan bu bilirkişi raporunda tespit edilen rakam doğrultusunda davacı yanın alacaklı olduğuna hükmedilmesi gerekirken, Dairemiz bozma ilamına konu ilk kararın infazına yönelik olarak icra dosyasına davalı yanca ihtirazı kayıt konularak yapılan ödemenin davalı tarafından borcun kabulüne dair rızaen yapılmış bir ödeme gibi kabul edilerek yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.