Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2013/12938 Esas 2014/8641 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/12938
Karar No: 2014/8641
Karar Tarihi: 27.05.2014

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2013/12938 Esas 2014/8641 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2013/12938 E.  ,  2014/8641 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Nazilli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 30/04/2013
    NUMARASI : 2012/500-2013/153

    Davacı C.. E.. vekili Avukat .. tarafından, davalılar Ö.. E.. vd. aleyhine 13/02/2012 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 30/04/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, davalının eski eşi olduğunu ve kepçe operatörü olarak çalışırken kaza sonucu birini yaraladığını, şahsın her an ölebileceğini ve başka borçlarının da bulunduğunu söyleyerek kendisini boşanmaya ikna ettiğini ve anlaşmalı olarak boşandıklarını, sonrasında davalı eski eşinin eve gelmez olduğunu ve diğer davalı ile yaşamaya başladığını boşanmadan beş ay sonra davalıların müşterek çocuğunun dünyaya geldiğini iddia ederek uğranılan zararın davalılardan tazminini talep etmiştir.
    Davalılar, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, boşanma davasını davacının açtığını, maddi ve manevi tazminat talebi olmadığını beyan ettiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davalı Özay’ın boşanma sırasında davacının iradesinin sakatlanmasına neden olduğu gerekçesiyle açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 2. maddesine göre; herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.
    Somut olayda; davacı ve davalı eski eşi boşanırken kanuna karşı hile yoluna başvurmuşlardır. Kanuna karşı hile; kanunun emredici hükmü ile yasaklanan bir sonucun başka bir kanun hükmünden yararlanarak dolanılmasıdır. Bu durumda; davacının iyi niyetli olduğundan söz edilemez, yukarıdaki açık yasa hükmü gereği bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeninin koruması düşünülemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya uygun olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA; bozma nedenine göre davalıların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 27/05/2014 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün Y.. .. yönünden onanması görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum.27/05/2014

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.