15. Ceza Dairesi 2017/5142 E. , 2019/8481 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Serbest meslek sahibi kişilerin dolandırıcılığı
HÜKÜM : Beraat
Nitelikli dolandırıcılık suçundan, sanıkların beraatine ilişkin hükümler, O yer Cumhuriyet savcısı ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında “29/04/2007” olarak yanlış gösterilen suç tarihinin sanıkların menfaati temin ettikleri tarih olan "12/01/2011" olarak mahallince düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Katılan ..."in, eşi olan diğer katılan ..."in kanser hastalığı nedeni ile malulen emekli olabilmesi için tanıdıkları vasıtası ile iş takipçiliği yapan sanık ... ile irtibata geçtikleri, sanığın, katılan ..."i malulen emekli yapabileceğine inandırmak suretiyle, katılan ... adına kredi çektirdiği, 6.000 TL"yi iş takip ücreti olarak kendisinin aldığı, 14.150 TL"yi de katılanı parayı S.G.K"ya gönderdiğine inandırarak, sanık ... hesabına gönderttiği, daha sonra bu parayı da sanık ..."tan alarak mal edinmek sureti ile atılı dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda,
1- Sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükmüne yönelik katılan vekili ve O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık savunması, katılan beyanı ve dosya kapsamından; sanık ...’nın diğer sanık ... ile fikir ve eylem birlikteliği içerisinde dolandırıcılık kastıyla hareket ettiğine dair savunmasının aksine delil elde edilemediği anlaşılmakla; bu gerekçeyle verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç yönünden gerekçesi gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, O yer Cumhuriyet savcısı ve katılan vekili temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükmüne yönelik katılan vekili ve O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Katılanların aşamalardaki ifadelerinde; sanık ...’ın aracılığıyla bankadan 24.500 TL kredi çektiklerini, bu paranın 6.000 TL’sini sanık ...‘a elden verdiklerini, geri kalan paranında SGK hesabına doğum borçlanması için havale edileceğinin kendilerine söylendiğini, ancak bir buçuk sene geçmesine rağmen emekliliğin gerçekleşmediğini ve sanık tarafından sürekli oyalandıklarını beyan ettikleri, kredinin 12/01/2011 tarihinde çekildiği, dosyada belgelerden katılan .... adına başvurunun 30.11.2011 tarihinde yapıldığı, S.G.K"ya ödeneceği belirtilen 14.150 TL paranın alındığı tarih itibari ile Sosyal Güvenlik Kurumu"nca gerçekleştirilen borçlanma ve tahakkuk ettirilen herhangi bir ödemenin bulunmadığı, sanık ..."ın, "katılanın emeklilik işlerinin doğumun sigorta başlangıcı öncesi gerçekleşmesi nedeni ile sonuçlanmadığı" yönündeki savunmasının aksine, S.G.K. Başkanlığı Konak Sosyal Güvenlik Merkezi"nce, katılan ..."e hitaben yazılan 06/09/2010 tarihli yazı içeriğinden anlaşıldığı üzere "maluliyet oranının %60 "a ulaşmaması nedeni ile müracaaat tarihi itibari ile maluliyet sigortasına hak kazanamayacağı" göz önüne alındığında, sanık ..."ın baştan beri dolandırıcılık kastı ile hareket edip hileli davranışlarda bulanarak yarar sağlaması şeklindeki eyleminin 6763 sayılı Kanun"un 31. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253 ve 254 maddeleri gereğince uzlaşma kapsamındaki TCK"nın 157. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde beraatine hükmedilmesi
Kanuna aykırı olup, O yer Cumhuriyet savcısı ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.