Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/14719 Esas 2015/7744 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/14719
Karar No: 2015/7744
Karar Tarihi: 26.05.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/14719 Esas 2015/7744 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davanın konusu bayilik sözleşmesinde bulunan malzemelerin bedeli ile ilgilidir. Davacı, davalının sözleşmeye aykırı davrandığını iddia etmiş ve fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL.nin istirdadını ve faturadan dolayı şimdilik 10.000 TL.borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı ise, satın almayı taahhüt ettiği tüm ekipman, kurulum ve inşaat bedellerinin davacıya fatura edildiğini ancak bedelinin ödenmediğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme, demirbaşların değerini belirlemek üzere bilirkişi raporu almış ve davacının borcunun 36.766,14 TL olduğuna hükmetmiştir. Ancak, Daire kararı uyarınca bakiye borcunun 50.000 TL'den düşülmesi gerektiğini belirtmiştir. Sonuç olarak, hüküm BOZULMUŞTUR.
Kanun Maddeleri: Kararda herhangi bir kanun maddesi belirtilmemiştir.
19. Hukuk Dairesi         2014/14719 E.  ,  2015/7744 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinde otogaz istasyonunda kurulu bulunan mülkiyeti davalıya ait malzemelerin, davalı satıcı tarafından, davacı bayiye satış ve devredilmesine ilişkin anlaşma olup, bayilik sözleşmesinin davacı tarafından feshedilmesinden sonra davalı yanca 23.09.2010 tarihli 93.359.85 TL.(53.300 USD) bedelli faturayla malzeme ve demirbaşların bedelinin istendiğini, söz konusu faturaya itiraz edilerek iade edildiğini, tesise kurulan demirbaşların 10 yıllık olup, gerçek rayiç bedellerinin daha düşük olduğunu, davacının kabul etmediği bir faturaya istinaden ve üstelik temerrüde düşürülmeden davalının toplam 50.000 TL.lik banka teminat mektuplarını paraya çevirerek sözleşmeye aykırı davrandığını, amortisman payı düşüldükten sonra bakiye paranın istenebileceğini iddia ederek fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL.nin istirdadını ve faturadan dolayı şimdilik 10.000 TL.borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
    18.12.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile istirdat davası yönünden dava değeri 17.343.00 TL.arttırılarak 27.343.00 TL.nin istirdatına, menfi tespit talebi yönünden ise dava değeri 33.359.00 TL.arttırılarak 43.359.00 TL.borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesi istenmiştir.
    Davalı vekili, bayilik sözleşmesinin davalı tarafından feshedildiğini, 17.02.2010 tarihli anlaşma uyarınca davacının satın almayı taahhüt ettiği tüm ekipman, kurulum ve inşaat bedellerinin davacı yana fatura edildiğini, davacının satın alım taahhüdüne rağmen faturayı iade ettiğini, bedelinin ödenmediğini, bu nedenle haklı olarak teminat mektubunun nakde çevrildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece benimsenen bilirkişi raporuna göre, demirbaşların toplam değerinin 86.766.14 TL.olup, bundan nakde çevrilen teminat mektupları bedelleri olan 50.000.00 TL.nin düşümü ile bakiye davacı borcunun 36.766.14 TL.olduğu, buna göre nakde çevrilen teminat mektupları sebebiyle davacı tarafça bankalara ödenen 50.000 TL.dan davacının bakiye borcu olan 36.766.14 TL.nin eksiltilmesi ile geriye kalan 13.233.86 TL.nin ödeme tarihi olan 09.11.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece hükmüne uyulan Dairemiz kararı doğrultusunda alınan oluşa ve dosya içeriğine uygun 17.03.2014 tarihli bilirkişi raporunda davacının toplam borcunun önce 86.766.14 TL.olarak hesaplandığı, teminat mektuplarının nakde çevrilmesi nedeniyle 50.000.00 TL.düşüldükten sonra davacının bakiye borcunun 36.766.14 TL.dan ibaret bulunduğu yönünde görüş bildirilmiş olup, bu durumda davanın reddi gerekirken 50.000 TL.nin tekrar bakiye davacı borcundan düşülmesi sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.