Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak amacıyla dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/4788 Esas 2019/8471 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4788
Karar No: 2019/8471
Karar Tarihi: 18.09.2019

Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak amacıyla dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/4788 Esas 2019/8471 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2017/4788 E.  ,  2019/8471 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak amacıyla dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nun 158/1-j, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak amacıyla dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    .... Lojistik Tic. Ltd. Şti. yetkilisi olan sanığın, suça konu sahte olan 01/09/2005 tanzim 15/01/2006 ödeme tarihli 10.500 TL bedelli senedi teminat olarak vererek müşteki bankadan kredi aldığı, bu suretle üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda;
    Sanık aşamalarda suçu kabul etmediğinden, gerçekliğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından, sanığa ait şirket ile keşideci şirket arasında suça konu bononun verilmesine esas alışveriş bulunup bulunmadığı hususunun tespit edilmesi için suç tarihini kapsayan dönemle ilgili, sanığın yetkilisi olduğu ve keşideci şirkete ait ticari defterleri, muhasebe kayıtlarının ve suça konu bononun verilmesine esas ilişkiye dair belgelerin incelenmesi, gerektiğinde bilirkişi raporu alınması, müşteki ... vekili tarafından sunulan 11.04.2011 tarihli dilekçede, suça konu bononun çek açığı olarak kullandırılan krediler için ve aynı zamanda senetlerin tesliminden sonraki günlerde kullandırılacak krediler için teminat olarak alındığı belirtildiği ve sunulan tevdi belgesine göre suça konu bono ile birlikte başkaca bonolar da verildiği anlaşılmakla, banka ile yazışma yapılarak, suça konu bononun verilmesinden sonra sanığa ne miktar kredi kullandırıldığı, bu kredinin ne kadar kısmının ödendiği, sanıktan alınan başkaca teminat bonolarının ödenip ödenmediği, sanığın bono haricinde çek, ipotek veya rehin gibi başkaca teminat gösterip göstermediği, gösterilen diğer teminatların borcu karşılayacak düzeyde olup olmadığı, söz konusu bononun kredi kullandırıldıktan önce teminat için mi alındığı, daha sonradan mı istenildiği hususlarının sorulup, genel kredi sözleşmesi veya diğer kredi sözleşmelerinin suretleri temin edilerek denetime olanak verecek şekilde dosya içerisine alınmasından, sanığın suç işleme kastıyla hareket edip etmediğinin karar yerinde tartışılmasından sonra sonucuna göre hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    Sanık hakkında temel ceza tayini sırasında hürriyeti bağlayıcı ceza alt sınırdan belirlendiği halde yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle adli para cezası tam gün sayısının zararın iki katını aşacak şekilde asgari hadden uzaklaşılmak suretiyle tespit edilerek fazla ceza tayini,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.