MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi kötüye kullanma, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : 1-TCK"nın 257/1, 62, 50/1-a maddeleri gereğince mahkumiyet
2-TCK"nın 155/2, 62, 50/1-a maddeleri gereğince mahkumiyet

Görevi kötüye kullanma ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlarından sanığın mahkumiyetlerine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılanın aracına çarparak kaçan şahıslara karşı dava açılması hususunda avukat olan sanıkla anlaştığı ve vekalet, gerekli evraklarla beraber 800 TL parayı teslim ettiği, sanığın dava konusunda katılanı oyaladığı ve katılanın yaptığı araştırmalarla davanın hiç açılmamış olduğunu anladığı ve sanığın da ortadan kaybolduğunu öğrendiği, bu suretle sanığın üzerine atılı görevi kötüye kullanma ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan cezalandırılması gerektiği iddia edilen olayda;
1-Sanık hakkında görevi kötüye kullanma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna yönelik temyiz itirazının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığa, sunacağı avukatlık hizmeti karşılığı vekalet ilişkisi gereği masraf ve vekalet ücreti toplamı olarak katılanın 800 TL parayı mülkiyetini devredip verdiği, sanığın aldığı masraf ve vekalet ücreti karşılığı dava açma ve temsil yükümlülüğü borcuna aykırı davrandığı, verilen paranın içinde gerekli masrafların olmasının sanığın ayrıca hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçuna vücut vermeyeceği, eylemin kül halinde görevi kötüye kullanma suçunu oluşturacağı anlaşıldığından, sanık hakkında ayrıca hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan cezalandırılması,
Kabule göre de;
Sanık hakkında temel ceza tayini sırasında hürriyeti bağlayıcı ceza alt sınırdan belirlendiği halde yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, adli para cezası tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılmak suretiyle tespit edilerek fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, 18/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.