Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2017/988 Esas 2017/10543 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/988
Karar No: 2017/10543
Karar Tarihi: 12.09.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2017/988 Esas 2017/10543 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir sanığın cezai ehliyetinin olup olmadığına dair raporunun bulunması sebebiyle, sanığın daha önce tedavi gördüğü kurumlardan teşhis ve tedaviyi gösteren belgelerin celp edilerek, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca kabulüne göre, haksız tahrik hükmünün uygulanması gerektiği gözetilmeden hüküm kurulmuştur. Son olarak, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen bazı hükümler sebebiyle, sanığın hak yoksunlukları yönünden hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 32. ve 53. maddeleri, ve 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi.
3. Ceza Dairesi         2017/988 E.  ,  2017/10543 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü;
    1) Sanığın cezai ehliyeti olmadığına dair raporunun Fethiye 2. Asliye Ceza Mahkemesindeki bir başka dosyasında bulunduğunu savunması karşısında, sanığın daha önce tedavi gördüğü kurumlardan teşhis ve tedaviyi gösteren hasta tedavi müşahade kağıdı, epikriz gibi tüm belgelerin celp edilip dosyanın onaylı sureti ve bu belgelerle birlikte sanığın Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesine veya Adli Tıp Kurumu İlgili İhtisas Dairesine sevki sureti ile sanığın 5237 sayılı TCK"nin 32. maddesi kapsamında işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayıp algılayamadığı, söz konusu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığına dair rapor aldırıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    2) Oluşa, dosya kapsamına ve mahkemenin " müşteki ile sanık arasında meydana gelen tartışmayı kimin başlattığı, sanığın eylemini müştekinin haksız hareketinden kaynaklandığına yönelik her türlü şüpheden uzak, dosyada bir delil bulunmadığı" şeklindeki kabulüne göre, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22/10/2002 gün ve 2002/4-238 esas, 2002/367 sayılı kararında belirtildiği üzere ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiğinin tespiti mümkün olmadığında sanık hakkında TCK 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    3) Kabule göre; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas- 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 12/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



































    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.