Dolandırıcılık - hırsızlık - santaj - özel işaret ve kıyafetleri usulsüz kullanma - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2017/2053 Esas 2018/9831 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Dolandırıcılık, hırsızlık, santaj, özel işaret ve kıyafetleri usulsüz kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet


Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1)Sanık müdafiinin, sanığın hırsızlık, santaj ve özel işaretleri ve kıyafetleri usulsüz kullanma eylemlerine ilişkin beraat kararlarına yönelik vekalet ücretine münhasır temyiz isteminin incelemesinde;
Yapılan yargılamaya, mahkemenin soruşturma sonunda oluşan inanç ve takdirine, hükümlerin gerekçesine göre, sanık hakkında yargılandığı aynı dosyada bazı suçlardan beraat, bir suçtan mahkumiyet kararı verilmiş olması karşısında, sanık müdafiinin; vekalet ücreti verilmesi gerektiğine ilişkin ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve kanuna uygun olan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
2)Sanık hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan hükmün yapılan incelemesinde;
Hükümden sonra 02.12.2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6373 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının b bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 157/1. maddesinde tanımı yapılan dolandırıcılık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığını anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 7/2. naddesi uyarınca, "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." hükmü de gözetilerek, 6373 sayılı Kanun"un 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun"un 253. maddesinde belirtilen esas ve usullere göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeple tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 03.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.