MAHKEMESİ :... Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar .... vekili ile ... ve ... tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı şirkete ait Özel ... Hastanesinde kemik iliği nakli merkezi sorumlusu olarak çalıştığını, davacının davalı şirketle olan ... ilişkisinin sona ermesinden sonra Özel ... Park Hastanesi"nde çalışmaya başladığını, davacının çalıştığı hastaneye yazı gönderilerek davacının ayrılmasından sonra ilik merkezine ilişkin konsey defterinin ve ruhsat aslının tüm aramalara rağmen bulunamadığını, kendilerine teslim edilmediği, sonraki süreçte tek bir hastanın kaydının konsey defterindeki fotokopisini davacı ve uzman doktor ... tarafından kendilerine verildiğini, ..."dan tedavi bedellerinin tahsili için söz konusu deftere ihtiyaç bulunduğunu, işten ayrılırken defterin teslim edilmemesi ve bir tek sayfaya ilişkin defter sayfası fotokopisinin teslimine ilişkin yaşanan olayın kayıp belgelerin anılan hekimlerde olduğu izlenimini uyandırdığı ve özel ... Park Hastanesi"nde de aynı defterin kullanılabileceğinin düşünüldüğünü ifade edilerek kayıp belgelerinin kendilerine iadesinin istendiğini, benzer içerikte bir başka yazının ise ... Tabip Odasına yazıldığını, bu yazıların davacının kişilik haklarını zedeler nitelikte olduğunu, davacının hırsızlık yapmakla suçlandığını ileri sürerek manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalılar temyiz etmişlerdir.
Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının manevi tazminata hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, davalı şirkete ait Özel ... Hastanesinde kemik iliği nakli merkezi sorumlusu olan davacı, davalı hastaneden ayrıldıktan sonra merkeze ait ruhsatın ve konsey defterinin kendisinin aldığına yönelik ithamda bulunan yazıların sonradan çalıştığı hastaneye ve tabipler odasına gönderildiğini, daha önce davalılara cevap verdiği üzere söz konusu defter ve ruhsatın kendisinde olmadığını, kaldı ki söz konusu belgelerin yeni hastanede kullanamayacağı dolayısıyla yanında götürmesinin hiçbir faydasının olmayacağını, davalının da bunu bilmesine rağmen davacının kişilik haklarını zararı uğratmak amacıyla bunu yaptıklarını, kendisinin hırsızlıkla suçlandığını, kişilik ve meslek itibarının zedelendiğini ileri sürerek manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece davalıların suçlayıcı bir şekilde yazılar göndererek dalında önemli bir mevkisi bulunan ulusal ve uluslararası görevler üstlenen davacı doktorun kişilik haklarını zedelediği, itibarını sarstığı kanaatine varılarak davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosyada bulunan ve dava konusu olan, davacının çalıştığı hastaneye ve tabipler odasına gönderilen yazıların incelenmesinde, davacının iddia ettiği gibi kişilik ve meslek itibarını zedeler nitelikte bir üslup kullanılmadığı, hırsızlıkla itham edici ya da hakaretamiz içeren söz ve cümlelerin bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, davacının şartları oluşmayan manevi tazminat talebinin reddi gerekirken mahkemece hatalı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.