Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/12330 Esas 2019/8467 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Beraat

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılan şirket tarafından aralarındaki ticari ilişkiye dayalı olarak 09/01/2009 tarihli taahhütname ile, çeşitli meblağlarda 15 adet çekin 20/06/2009 tarihine kadar keşideci katılan şirkete geri verileceği hususunda anlaşılarak katılan şirket tarafından sanık ..."ın yetkilisi olduğu İdil Konfeksiyon şirketine teslim edildiği, sanık ..."ın taahhütname gereği, 20/09/2009 tarihine kadar katılan şirkete iade etmesi gereken 4447202 seri nolu 31/09/2009 tarihli 20.000 TL bedelli çeki anlaşma içeriğine aykırı davranmak suretiyle sanık ..."ya cirolayıp teslim ettiği, sanık ..."nın da suça konu çeki icra takibine koyduğu, sanık ..."nın suça konu çekin arka yüzünde bulunan adı altındaki imzanın kendisine ait olmadığına dair imza inkarında bulunduğu, ancak ekspertiz raporu ile ona ait olduğunun anlaşıldığı ve ayrıca suça konu çekte tahrifat emaresine rastlanılmadığının da belirlendiği, bu suretle suça konu çekte imza inkarında bulunmuş olması nedeniyle sanıkların aynı suç işleme kararı kapsamında birlikte hareket ederek, kendilerine iade edilmesi şartıyla emaneten verilmiş olan suça konu çeki iade etmeyerek zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunara üzerilerine atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işledikleri iddia edilen olayda; sanık ..."ın kendisine katılan şirket tarafından taahhütnameye göre emaneten verildiği iddia edilen çeklerden birisini, iade etmesi gerekirken sanık ..." ya ciro ettiği, sanık ..."nın da çeki icra takibine koyduğu anlaşıldığından, sanıkların eylemlerinin, bankanın maddi varlığı olan çeki kullanıp 5237 sayılı TCK"nın 158/1-f maddesinde öngörülen bankanın araç olarak kullanmak suretiyle dolandırıcılık ve TCK"nun 158/1-d. maddesinde öngörülen kamu kurumu olan icra müdürlüğünü aracı kılmak suretiyle dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilip görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hükümler kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, 18/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.