MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kullanma zimmeti, özel belgede sahtecilik, icrai davranışla görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : İcrai davranışla görevi kötüye kullanma suçundan sanıklar ... ve ... haklarında mahkumiyet, kullanma zimmeti ve özel belgede sahtecilik suçlarından tüm sanıklar, icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçundan ise sanık ... hakkında ayrı ayrı beraat


Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Suçtan zarar gören Çevre ve Şehircilik Bakanlığı vekilinin 13/07/2015 havale günlü dilekçesi ve ekindeki OLUR yazısıyla temyiz isteminden vazgeçtiği, katılanlar ... ve ... vekilinin ise 28/06/2013 tarihinde tefhim olunan hükümleri 03/07/2013 havale tarihli süre tutum temyiz dilekçesiyle sadece sanıklardan ... ve ... haklarında kurulan hükümlere yönelik temyiz ettiği, sanık ... yönünden 1412 sayılı CMUK"nın 310. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süreden sonra ve 02/09/2013 havale tarihli dilekçe ile temyiz ettiği gözetilerek yapılan incelemede; Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 14/02/2017 tarihli, 2015/5-95, 2017/71 sayılı ve benzer Kararlarında da belirtildiği üzere "suçtan zarar görme" kavramının "suçtan doğrudan doğruya zarar görmüş bulunma hali" olarak anlaşılması gerektiği, dolaylı veya muhtemel zararların davaya katılma hakkı vermeyeceği, bu nedenle sanıklar ... ve ..."in üzerlerine atılı icrai davranışla görevi kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarından CMK"nın 237. maddesine göre doğrudan zarar görmeyen ... ve ..."in bu suçlara yönelik katılma hakkı olmadığı, usulsüz olarak davaya katılmalarına karar verilmesi hükümleri temyiz hakkı vermeyeceğinden, adı geçenler vekilinin sanıklar ... ve ... haklarında özel belgede sahtecilik suçundan kurulan beraat, icrai davranışla görevi kötüye
kullanma suçundan kurulan mahkumiyet ile sanık ... hakkında tüm suçlardan kurulan beraat hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca ayrı ayrı REDDİYLE, incelemenin sanıklar ... ve ... haklarında icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafi ile kullanma zimmeti suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik katılanlar ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarıyla SINIRLI OLARAK YAPILMASINA karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
1-Sanıklar ... ve ... haklarında kullanma zimmeti suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıkların leh ve aleyhindeki toplanan tüm kanıtları inceleyip, irdeleyen ve iddianın reddine ilişkin sebepleri karar yerinde ayrı ayrı gösteren, savunmayı tercih nedenlerini açıklayan, aleyhteki kanıtları hükümlülük için yeterli görmeyen mahkemenin beliren takdir ve kanaati karşısında, tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmediği gibi katılanlar vekilinin temyiz itirazları da yerinde görülmediğinden reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükümlerin ONANMASINA,
2- Sanıklar ... ve ... haklarında icra davranışla görevi kötüye kullanma suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Suç tarihinde S.S. Kartal Hizmet Konut Yapı Kooperatifi başkanı ve yönetim kurulu üyesi olarak görev yapan sanıkların, genel kurul kararı almadan yüklenici ... İnşaat San. Ve Tic. Ltd. Şti. ile Kadıköy ... Noterliğinde 28/05/2007 tarihli ve 17107 yevmiye numaralı ek sözleşme yapmak suretiyle görevlerini kötüye kullandıklarına dair isnadın TCK"nın 257/1. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde belirtilen 12 yıllık ilaveli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, suç tarihi olan 28/05/2007 ile inceleme günü arasında bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE 16/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.