17. Hukuk Dairesi 2015/8503 E. , 2018/8819 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 09.10.2018 Salı günü davacı vekili Av. ... ile davalı ... vekili Av ... geldiler. Diğer davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra incelendi gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı vekili, davalı borçlu ... hakkında takip başlatıldığını, takibin semeresiz kaldığını, mal kaçırma amacı ile dava konusu taşımazını 01.06.2012 tarihinde davalı ..."ya devrettiğini belirterek, bu tasarrufun iptalini istemiştir.
Davalı ... vekili, davanın görülebilmesi için gerekli aciz belgesinin sunulmadığını, müvekkilinin taşınmazı banka kredisi ile satın aldığını ve 29.05.2013 tarihinde dava dışı Mirza Yıldız"a sattığından taraf sıfatının kalmadığını, belirterek haksız açılan davanın reddi gerektiğini belirtmiştir.
Davalı borçlu ... duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, İcra ve İflas Kanunun 278. maddesine göre satılan dairenin gerçek bedeli ile tapudaki satış bedeli arasında misli fark bulunduğundan tasarrufun iptalinin gerektiği, ancak davalı ... dava açılmadan kısa bir süre önce dava konusunu elden çıkardığı görüldüğünden bu tarih itibariyle 104.500,00 TL nin davalı
..."dan tahsiline karar verilmiş; hüküm,davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir
Dava İİK"nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir
1. Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve borçlu ve üçüncü kişinin ..Ltd.Şti de 21.07.2010 tarihindeki kuruluşundan itibaren ortaklık ilişkisi bulunması nedeni ile, üçüncü kişi ..."nun İİK"nun 280.maddesine göre borçlunun mali durumu ve alacaklılarını ızrar kastını bilebilecek şahsılardan olduğunun sabit bulunmasına göre davalı ... vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2.İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.
İİK’nın 283/II maddesine göre ise iptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine (davacının alacağından fazla olmamak üzere) mahkûm edilmesi gerekir. Bu ihtimalde 3. kişinin sorumlu olduğu miktar, elden çıkarılan malın o tarihteki gerçek değeridir. Bir başka anlatımla dava ve tasarrufa konu malı elinde bulunduran şahsın kötü niyetli olduğunun kanıtlanamaması halinde dava tümden reddedilmeyip borçlu ile tasarrufta bulunan şahıs tasarrufa konu malı elinden çıkardıkları tarihteki gerçek değeri oranında ve alacak miktarı ile sınırlı olarak tazminata mahkum edilmeleri gerekir.
Somut olayda, davacı alacaklı davayı bedele dönüştürdüğünden davalı ... taşınmazı elinden çıkardığı 05.03.2013 tarihindeki değeri kadar bir tazminatla alacak ve ferilerini geçmeyecek şekilde tazminatla sorumlu olacaktır. Mahkemece, dava konusu taşınmazın satış tarihindeki değerinin tesbiti yönünde bilirkişi raporu alınmış ise de alınan raporda emsal karşılaştırması, yapının değeri etkileyen özellikleri konusunda yeterli araştırma ve incelemeyi içermediğinden hükme elverişli bulunmamıştır,
Yapılacak iş, konusunda uzman bir inşaat mühendisi ve emlak bilirkişisiden gerekirse yeniden keşif yapılarak
taşınmazın 05.03.2013 tarihindeki raiç satış bedelinin tesbiti yönünde denetime elverişli rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.630,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı ..."ya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."ya geri verilmesine 09/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.