Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
1) Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklının temyiz itirazlarının REDDİNE;
2) Şikayetçilerin temyiz itirazlarına gelince :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Şikayetçiler, icra takibinin tarafı olmayıp, icra takibi nedeniyle haczedilen taşınmazı hacizle yükümlü olarak alan 3.kişilerdir. İcra mahkemesine yaptıkları başvuruda, dosya hesabının hatalı olduğunu ve süresinde satış istenmediğinden haczin kaldırılması gerektiğini ileri sürdükleri, mahkemece, faiz hesabına yönelik istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Şikayetçilerin icra mahkemesine başvurularında hesap tablosuna itirazın yanında, yasal iki yıllık sürede satış istenmemesi nedeniyle İİK. nun 106-110.maddeleri gereğince taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılması isteminde bulundukları halde, mahkemece, bu hususta olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Şikayetçilerin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 15/12/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.