Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2017/3138 Esas 2017/4440 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3138
Karar No: 2017/4440
Karar Tarihi: 14.09.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2017/3138 Esas 2017/4440 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2017/3138 E.  ,  2017/4440 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi Tetkik Hakimi ... "ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Davacı, dava dilekçesinde davalıların miras bırakanı ile 11.08.2000 tarihli ölünceye kadar bakıp gözetme sözleşmesi düzenlendiğini, bakım borçlusu ... ...’in 25.04.2007 tarihinde davalı ..."nin babası tarafından öldürüldüğünü, bu nedenle sözleşmenin devamının imkansız hale geldiğini ve tek taraflı olarak sözleşmeyi feshetme hakkının doğduğunu ileri sürerek iptal ve tescil isteminde bulunmuş, mahkemece T.B.K.nun 618. maddesinde sözü edilen süre içinde dava açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Bilindiği üzere; ölünceye kadar bakıp gözetme sözleşmelerinde bakım alacaklısının ölümü sözleşmenin sona ermesini gerektirdiği halde bakım borçlusunun ölümü ile sözleşme son bulmaz, bakma ve görüp gözetme borcu bakım borçlusunun mirasçılarına intikal eder. Ancak yasa koyucu bakım alacaklısına, isteği dışında, bakım borçlusunun mirasçıları ile birlikte yaşamaya zorlamamak için ölüm tarihinden itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde sözleşmeyi bozma (feshetme) hakkı tanımıştır.(TBK 6l8.) Ne varki, bakım alacaklısının ölüm nedeniyle sözleşmeyi bozması (feshetmesi) halinde bakım borçlusuna verdiği malı aynen mirasçılarından geri istemesine yasal olanak yoktur. Bu durumda Türk Borçlar Kanunun 618.maddesinde açıkça belirtildiği üzere sadece borçlunun iflası halinde, İflas masasından isteyebileceği miktara eşit bir para talep edebilir. Nitekim bu ilke 5.6.1957 tarih 25/22 sayılı inançları birleştirme kararında da açıkça vurgulanmış, uygulama bu yönde kararlılık kazanmıştır.
    Öte yandan, Türk Borçlar Kanunu’nun 618. maddesinde öngörülen fesih beyanının kullanılması ile sözleşmenin ortadan kalkacağı; feshin hükümlerinin önceye etkili olamayacağı; bu nedenle ölünceye kadar bakma sözleşmesinin o zamana kadar meydana getirdiği hükümleri muhafaza edeceği kuralıda yerleşmiş Yargıtay İçtihatları ve bilimsel görüşlerde ortaklaşa kabul edilmiştir.
    Somut olaya gelince, davacının çekişme konusu taşınmazlardaki 1/3 payını 11.08.2000 tarihli ölünceye kadar bakım akdi ile oğlu ... devrettiği, bakım borçlusu ... 25.04.2007 tarihinde öldüğü, davacının ölüm tarihinden itibaren 1 yıl içinde Türk Borçlar Kanunu"nun 618. maddesi uyarınca sözleşmeyi feshetmeyerek, sözleşmeyi mirasçılarla sürdürme iradesini göstermiştir.
    Ölünceye kadar bakım sözleşmesinden kaynaklanan edimlerin borçlu (mirasçı) tarafından yerine getirilmesinin imkânsız hâle geldiği bir durumda, sözleşmeye aykırılık nedeniyle bakım alacaklısının tapu iptal ve tescil davası açma hakkı vardır ve bu hak süreye bağlı değildir.
    Hal böyle olunca, davacının Türk Borçlar Kanunu"nun 617. maddesine dayalı olarak eldeki davayı açtığı gözetilerek işin esasının incelenmesi, tarafların iddia ve savunma doğrultusu delillerinin toplanması, toplanan ve toplanacak tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde olayda uygulama yeri bulunmayan T.B.K.nun 618. maddesinden sözedilerek karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.