Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/21520
Karar No: 2015/8547
Karar Tarihi: 20.04.2015

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2014/21520 Esas 2015/8547 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2014/21520 E.  ,  2015/8547 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davalılardan ... vekili ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    K A R A R

    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebepler ile davalıların temyiz nedenlerine göre davalı ..."un tüm, davalı ..."in ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2-Dava, 23.07.2004 tarihindeki iş kazasında yaralanan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemlerine ilişkindir.
    Mahkemece, 8.625,70 TL maddi tazminat ile 5.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 23/07/2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; 23.07.2004 tarihli zararlandırıcı olayın iş kazası olduğu, davalı işveren şirketin kazada %60, davalı ..."nın %4, davalı ..."in %5, davalı ..."un %3, davalı ..."ın %3 ve davacı ... Koç"un %25 oranında kusurunun bulunduğu, davacının dava dilekçesi ile talep ettiği 2.000,00TL tutarındaki maddi tazminat istemini 09.04.2014 tarihli ıslah ile artırdığı, davalı ... vekilinin ıslahen artırılan maddi tazminat kısmı için süresinde zamanaşımı definde bulunduğu anlaşılmıştır.
    Somut olayda; 03.06.2014 tarihli inceleme konusu kararı temyiz eden davalılardan yalnızca davalı ... vekilinin süresinde zaman aşımı defi"nde bulunduğu uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık bu davalı için hangi zamanaşımı süresinin uygulanacağı ve bunun doğal neticesi olarak da bu davalının borcunun tamamı veya bir
    kısmının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır. Davalı ..."in davacı kazalının işvereni olmadığı bu olayda kazaya dair sorumluluğunun akdi münasebetten değil haksız fiilden kaynaklandığı açıktır. Hal böyle olunca bu davalı bakımından haksız fillerde zamanaşımı süresinin düzenlendiği 818 sayılı Borçlar Kanununun 60/1 maddesinde belirtilen zararın ve failin öğrenilmesi tarihinden itibaren 1 yıl ve her halde 10 yıllık sürenin uygulanması gerektiği izahtan varestedir. Öte yandan 818 sayılı Borçlar Kanununun 60/2 maddesinde eylem aynı zamanda suç oluşturuyorsa o suç için öngörülen ceza zamanaşımı süresinin uygulanacağı hükmü mevcut olup olayımızda zararlandırıcı sigorta hadisesinin ayrıca suç oluşturduğu hususu da sabittir. Bu bakımdan dava konusu eylem için olay zamanında geçerli olan TCK. 102/4 maddesinde belirtilen ceza zamanaşımı süresinin uygulanması gerekli olup bu süre 7 yıl 6 ay, sürenin başlangıç tarihi ise TCK. 103. maddesine göre olayın gerçekleştiği tarihtir.
    Buraya kadar yapılan açıklamalar ışığında maddi tazminat davası bakımından haksız fiilin öğrenilmesinden başlayan 1 yıllık süre ile uzamış 7 yıl 6 aylık zamanaşımı süresinin ıslahen artırılan maddi tazminat kısmı için fazlasıyla geçtiği bellidir. O halde Mahkemece hatalı değerlendirme ile süresinde zamanaşımı definde bulunan davalı ... bakımından ıslahen artırılan maddi tazminat kısmından da sorumluluğunu doğurur şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin hatalı değerlendirme yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı şirket vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."e iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden ..."a yükletilmesine, 20/04/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi