10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/8334 Karar No: 2018/7569 Karar Tarihi: 04.10.2018
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/8334 Esas 2018/7569 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/8334 E. , 2018/7569 K.
"İçtihat Metni"
.... Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2) 5510 sayılı Kanunun 88/20. maddesinde; “Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın bu Kanunda belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur” şeklinde düzenlenme getirilmiştir. Yapılan bu düzenleme ile tüzel kişiliği haiz özel kuruluşta görev yapan üst düzey yöneticilerin primlerin ödenmesinden işveren ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları açıkça belirtilmiştir. Primlerin ödenmesi gereken son gün itibariyle de olsa, kişiler davaya konu olduğu gibi prim borçlusu tüzel kişi yöneticisi oldukları dönemlerde ödenmesi gereken ve tahakkuk eden primlerden sorumlu tutulmalıdırlar. Bu çerçevede, davacının 25.06.2012 tarihinde istifa etmesi nedeniyle, 2005 yılı altıncı aya ilişkin prim borcundan sorumlu olmadığı yönündeki mahkeme kararı yerindedir. Ancak davalıya prim borcu olan tüzel kişiliğin 2005 yılı 5. ayına ait prim borcunun ödenmesi gereken 6. ayda davacının müdür olduğu belirgin olduğundan 5. ay priminden sorumlu tutulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması usûl ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 04.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.