Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4103 Esas 2018/5085 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4103
Karar No: 2018/5085
Karar Tarihi: 12.12.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4103 Esas 2018/5085 Karar Sayılı İlamı

Özet:

16. Ceza Dairesi tarafından Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53/1, 58/9 ve 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet cezasına yönelik istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Dosyada yer alan belgeler ve vicdani kanıya dayanarak yapılan incelemede, yargılama sürecindeki usul işlemleri kanuna uygun olarak yapılmış, deliller hukuka uygun olarak elde edilmiş ve hükme esas alınan tüm iddia ve savunmalar eksiksiz olarak sunulmuştur. Hükmün ONANMASINA karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 314/2 maddesi - Terör örgütüne üye olma suçu
- 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi - Terörle mücadele kapsamında alınabilecek tedbirler
- TCK'nın 62 maddesi - Ceza infaz kurumlarındaki tutukluların hakları
- TCK'nın 53/1 maddesi - İtiraz yolu
- TCK'nın 58/9 maddesi - Mahkumiyet hallerinde indirim yapılması
- TCK'nın 63 maddesi - Ceza hukukunda delillerin değerlendirilmesi

16. Ceza Dairesi 2018/4103 E. , 2018/5085 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53/1, 58/9 ve 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet cezasına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 12.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.