10. Hukuk Dairesi 2018/43 E. , 2018/7565 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak ilamında belirtildiği şekilde uyuşmazlığa konu zarar ödenmiş olmakla davanın konusu kalmadığından bir karar verilmesine yer olmadığına, davanın Sağlık Bakanlığı yönünden husumet nedeniyle ve ... yönünden reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı Kurum, 16.07.2000 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelir ile yapılan masraf ve ödemelerden oluşan Kurum zararının 5510 sayılı yasanın 21. maddesi uyarınca davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş olup, mahkemece bozma ilamına uyularak davalıların toplamda % 70 kusurlu kabulü ile bu usur oranı karşılığı Kurum zararının ödenmesi üzerine davanın konusu kalmadığından bir karar verilmesine yer olmadığına, davanın Sağlık Bakanlığı yönünden husumet nedeniyle ve ... yönünden reddine karar verilmiştir.
Mahkemenin, Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine, o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu olgu; mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirdiği gibi, mahkemenin kararını bozmuş olan Yargıtay Hukuk Dairesince; sonradan, ilk bozma kararı ile benimsemiş olduğu esaslara usuli kazanılmış hakka aykırı bir şekilde, ikinci bir bozma kararı verilememektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Hukuk Genel Kurulu’nun 12.07.2006 gün, 2006/9-508 E., 2006/521 sayılı kararı).
Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. (Prof. Dr. Baki KURU, Usuli Müktesep Hak (Usule İlişkin Kazanılmış Hak) Dr. A. Recai Seçkin’e Armağan, ... Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları No. 351 ..., 1974, sayfa 395 vd.)
Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur. (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK).
Mahkemece Dairemizce verilen bozma kararına uyulmuş ise de, bozma gereğinin tam olarak yerine getirildiğinden bahsedilmesi mümkün değildir. Mahkemece, davalıların toplam % 70 oranında kusurlu kabulü yerinde olup, bu orana tekabül eden Kurum zararının ödenmesi nedeni ile dava Sağlık Bakanlığı hariç diğer davalılar yönünden konusuz kalmış ise de Dairemizin 18.04.2016 günlü 2015/24085 Esas, 2016/5960 Karar sayılı ilamı ilamında, "kararı temyiz etmeyen ...İnş.Ltd.Şti., ... ve ... yönünden davacı lehine usuli kazanılmış hak durumu da gözetilerek karar verilmek üzere hüküm bozulmalıdır" denildiği halde, "..." yönünden davanın reddine karar verilerek lehine vekalet ücretine hükmedilmesi, aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, kararın;
A-Gerekçe kısmında son paragrafta yer alan (ve yine olayda kusuru bulunmayan ... yönünden de reddine ) ibaresinin silinmesine,
B- Hüküm fıkrasının;
1) 3. bendinde yer alan (Davanın ... yönünden reddine) ibaresinin silinmesine,
2) 4. bendinde, 5. bendinde ve 7. bendinde yer alan (Ccg İnşaat ) ibaresinden sonra (ve ..."tan) ibaresinden önce gelmek üzere (...) ibaresinin eklenmesine,
3) 6.bendinde yer alan (ve davalı ... ) ibaresinin silinmesine,
Hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.