11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/2417 Karar No: 2016/8047 Karar Tarihi: 05.12.2016
Vergi usul kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/2417 Esas 2016/8047 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından vergi usul kanununa muhalefet suçundan açılan davada, sanık öncelikle yanıltıcı fatura düzenlemek suçundan beraat etti. Ancak yanıltıcı fatura kullanmak suçundan açılan dava için, suçu oluşturan faturaların incelenerek kanuni şartların taşınıp taşınmadığının tespit edilmesi, faturaları düzenleyen şirketin ve sanığın ticari defter ve belgelerinin incelenmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme eksik soruşturma nedeniyle hükmün bozulmasına karar vermiştir. Kanun maddeleri olarak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 102/4, 104/2, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9, ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/8 maddeleri belirtilmiştir.
11. Ceza Dairesi 2016/2417 E. , 2016/8047 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet HÜKÜM : Beraat
I-2005 takvim yılında muhteviyatı itibariyle yanıltıcı fatura düzenlemek suçundan kurulan beraat hükmüne karşı katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; iddianame kapsamına göre, sanığa yüklenen “2005 takvim yılında muhteviyatı itibariyle yanıltıcı fatura düzenlemek” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK"nun 102/4, 104/2. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, 13.05.2005 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK"nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE, II-2005 takvim yılında muhteviyatı itibariyle yanıltıcı fatura kullanmak suçundan kurulan beraat hükmüne karşı katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Sanık hakkında, 2005 takvim yılında muhteviyatı itibariyle yanıltıcı fatura kullanmak suçundan açılan kamu davasında, anılan suçun oluşabilmesi için suça konu faturaların 213 sayılı VUK"nun 230. maddesinde sayılan zorunlu unsurları taşıması gerektiği aksi takdirde ilgili Kanunun 227/3. maddesine göre hiç düzenlenmemiş sayılacağı cihetle, öncelikle suça konu faturaların asılları veya onaylı suretleri dosya içerisine konulup incelenerek, kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, suça konu faturaları düzenleyen şirket hakkında 2005 takvim yılına ilişkin 15.09.2005 tarih, VDENR-2005-185-103 sayılı vergi tekniği raporunun düzenlendiği anlaşılmakla, 15.09.2005 tarihli vergi tekniği raporu ve ekleri getirtilerek, şirket yetkilileri hakkında dava açılmış olup olmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyası getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim ve tesellüm belgeleri, bedelinin ödendiğine dair ticari teamüle uygun, kanıtlama yeterliliği olan banka hesapları ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler, faturaları düzenleyenlerin yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığı da dikkate alınarak faturaları düzenleyen şirket ile sanığın ticari defter ve belgeleri üzerinde gerekli görülmesi halinde bilirkişi incelemesi yaptırılması ve sonucuna göre sanığın eyleminin sahte fatura kullanma veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı fatura kullanma suçunu oluşturup oluşturmadığı tartışılmak suretiyle hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik soruşturma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.12.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.