Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/6701 Esas 2016/6311 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/6701
Karar No: 2016/6311
Karar Tarihi: 14.06.2016

Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/6701 Esas 2016/6311 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, Ulaştırma ve Denizcilik Bölge Müdürlüğü K-1 yetki belgesi servisinde görev aldığı sırada, katılana gerekli özen ve dikkati göstermeden belgeyi son tarihte vermediği için cezalı duruma düşmesine sebebiyet verdiği gerekçesiyle görevi kötüye kullanma suçundan mahkum edildi. Ancak yapılan incelenmelerde, katılana belgenin yenilenme süreleriyle ilgili tebligat yapıldığı ve sürelerin takip edilmesinin katılana ait olduğu kabul edildiği için sanığın kasıtlı bir hareketi olmadığına karar verildi. Bu nedenle, mahkumiyet kararı yanılgılı değerlendirme sonucu verilmiş olup, sanık TCK'nın 257/1 maddesi uyarınca cezalandırılmalıdır. Ayrıca, suçun işlenmesinde hak ve yetkisini kötüye kullandığı kabul edilen sanığın hak yoksunluğuna karar verilmesi gerekmektedir. Kanun maddeleri: TCK'nın 257/1 ve 257/2 maddeleri, 5237 sayılı Kanunun 53/1-a ve 53/5 maddeleri.
5. Ceza Dairesi         2014/6701 E.  ,  2016/6311 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Görevi kötüye kullanma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Ulaştırma ve Denizcilik Bölge Müdürlüğü K-1 yetki belgesi servisinde görevlendirilen sanığın katılanın istediği belgeyi en son 21/05/2012 tarihinde vermesi gerekirken gerekli özen ve dikkati göstermeden 22/05/2012 tarihinde müracaat etmesini söyleyerek katılanın cezalı duruma düşmesine sebebiyet verdiği, bu şekilde mağduriyetine ve zararına neden olarak görevi kötüye kullanma suçunu işlediği kabul edilerek cezalandırılmasına karar verilmiş ise de; belgenin yenilenme süreleriyle ilgili olarak 20/02/2012 tarihinde kendisine tebligat yapılan katılanın, söz konusu süreleri bu tebligata göre takip etmekle yükümlü olduğu ve olayın gelişimiyle tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde sanığın suç kastıyla hareket ettiğine dair cezalandırılmasını gerektirir, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden beraati yerine yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    Sanığın eyleminin görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme boyutunu ne şekilde aştığı, eylemini icrai davranışla nasıl işlediği gerekçeleriyle gösterilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu TCK"nın 257/2 maddesi yerine, aynı Yasanın 257/1 maddesine göre uygulama yapılması,
    Suçu 5237 sayılı Yasanın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesi uyarınca hak yoksunluğuna karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık ve müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.