10. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/4038 Karar No: 2018/7508 Karar Tarihi: 04.10.2018
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/4038 Esas 2018/7508 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2018/4038 E. , 2018/7508 K.
"İçtihat Metni"
.....
Dava, hak sahibine bağlanan ölüm aylığının 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince kesilmesi yönündeki kurum işleminin iptali, yeniden aylık bağlanması ile yersiz olarak ödenen ölüm aylığı ve sağlık giderlerinden davalı kuruma karşı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Hakkında verilen boşanma kararı 30.06.2010 tarihinde kesinleşen davacı, yaşamını yitiren sigortalı üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının ve yapılan sağlık giderlerinin boşandığı eşiyle talep konusu dönemde fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle, davalı Kurumca kesildiği ve 17.04.2011 - 16.01.2015 döneminde yersiz olarak ödendiği ileri sürülen aylıklar ve sağlık giderleri yönünden borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Hükmün tashihi” başlığını taşıyan 304. maddesinde, hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hataların, mahkemece kendiliğinden veya taraflardan birinin istemi üzerine düzeltilebileceği belirtilmiş, “Hükmün tavzihi” başlıklı 305. maddesinde, hüküm yeterince açık değilse veya yerine getirilmesinde duraksama uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, yerine getirilmesi tamamlanıncaya kadar taraflardan her birinin hükmün açıklanmasını veya duraksama ya da aykırılığın giderilmesini isteyebileceği, hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçların, tavzih yolu ile sınırlandırılamayacağı, genişletilemeyeceği ve değiştirilemeyeceği açıklanmıştır. Eldeki dava dosyasına göre mahkemece, yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerine aykırı bir şekilde, açıklanan hükmün ve buna göre hazırlanan gerekçeli kararın tashih yoluyla değiştirmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir. Ayrıca davacı tarafından açılan davanın, hak sahibine bağlanan ölüm aylığının 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince kesilmesi yönündeki kurum işleminin iptali, yeniden aylık bağlanması ile yersiz olarak ödenen ölüm aylığı ve sağlık giderlerinden dolayı davalı Kuruma karşı borçlu olmadığının tespitini içeren bir menfi tespit davası olması karşısında, talebe uygun bir karar vermek gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle itirazın iptali davası niteliğine uygun hüküm kurulması da isabetsizdir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmelerle yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 04/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.