12. Ceza Dairesi 2019/9161 E. , 2019/11219 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat
Hüküm : Davanın kısmen kabulü ile 286,40 TL maddi, 600 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 29/12/2015 tarih, 2015/368-2015/395 sayılı ilamı ile davacı lehine toplam 4.915,43 TL maddi, 2.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine ilişkin hükmün davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 17/12/2018 tarih, 2018/6834-2018/12190 sayılı ilamı ile özetle davacı lehine 286,40 TL maddi tazminata hükmedilmesi yerine daha fazla maddi tazminata hükmedilmesi, davacının vekalet ücretinden kaynaklı maddi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden bu talebin kabulüne karar verilmesi, davacının maddi ve manevi tazminat için yasal faiz isteminde bulunmuş olmasına karşın, hükmedilen manevi tazminata yasal faiz uygulanmaması, “466 sayılı Kanun gereğince tazminat” olan dava türünün, gerekçeli karar başlığında “tazminat talebi” olarak gösterilmesi, gerekçeleri ile bozulmasına karar verildiği, Dairemizce bozulmasına karar verilen Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 29/12/2015 tarih, 2015/368-2015/395 sayılı ilamında davacı lehine hükmedilen 2.000 TL manevi tazminata ilişkin talepte bulunulmasına rağmen yasal faiz uygulanmadığı, bu kapsamda hükmün inceleme tarihi olan 17/12/2018 tarihi itibariyle bu miktarın dairemiz uygulamalarına uygun olduğu, bu defa bozmadan sonra Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 21/03/2019 tarih, 2019/37-2019/96 sayılı ilamı ile davacı lehine 600 TL manevi tazminata hükmedilip bozma ilamımız doğrultusunda haksız tutuklama tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verildiği, belirtilen miktarın yasal faiz miktarı dikkate alındığında dairemiz uygulamalarına uygun olduğu, diğer yandan Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 29/12/2015 tarih, 2015/368-2015/395 sayılı ilamının davacı vekili ile birlikte davalı vekilinin de temyiz etmesi hususu da dikkate alındığında, davacı lehine bu ilamda belirtilen manevi tazminat miktarı ile sınırlı kazanılmış hak oluşmayacağı değerlendirilerek, tebliğnamede bozma öneren düşünceye iştirak edilmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 02/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.