11. Hukuk Dairesi 2015/15504 E. , 2017/2785 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Tüketici Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 10/09/2015 tarih ve 2014/602-2015/883 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı temlik alan vekili ve davalı .... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı ...."nin paket tur organizasyonu ile ..."ın ... şehirde yapılan "..." fuarına katıldığını, paket tur kapsamında davalı ... şirketi tarafından sağlık sigortası yapıldığını, müvekkilinin ..."den ... aktarmalı olarak ..."e gelmek üzere uçakla yola çıkmasından sonra rahatsızlandığını, uçak ..."a iner inmez gümrük işlemleri yapılmadan müvekkilinin en yakın hastaneye sevk edildiğini, tedavisi için toplam 21.630,09 TL harcama yapıldığını, müvekkilinin geçirmiş olduğu rahatsızlığın seyahat sağlık sigortası kapsamında olmasına rağmen tazminat taleplerinin reddedildiğini belirterek, 21.630,09 TL"nin yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama aşamasında 17.10.2011 tarihli temlik sözleşmesi ile alacak ... Tic. A.Ş."ye temlik edilmiştir.
Davalı ... şirketi vekili, Türkiye Gümrüğü"nden giriş yapıldığı anda poliçe teminatının sona erdiğini, ayrıca poliçe geçerlilik tarihlerinde önceden tanısı konulmuş olsun olmasın poliçe başlangıç tarihinden sonra tespit edilen tıbbi durum ve bu duruma bağlı akut krizlerin kapsam dışı olduğunu, somut uyuşmazlıkta davacıya teminat bölgesi dışında yani Türkiye"de sağlık hizmeti verildiğini, tüm bu sebeplerle davacı taleplerinin teminat dışı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı uyarınca, tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde, davacının paket tur süresi içerisinde ve sağlık güvencesi olarak da kaza tarihi içerisinde kalan sigorta poliçesi kapsamı itibariyle taleplerinde haklı olduğu, bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere seyahat yardım programı başlıklı sözleşme ve poliçenin genel istisnalar içeren maddeleri irdelendiğinde olayın 1.madde (n) ve (r) bentleri ile seyahat sağlık sigortası genel şartları başlıklı metnin 9.madde (i) ve (j) bentlerinde izah edilen durumlar dışında mütalaa edilmesi gerektiği, yani sigorta poliçe kapsamı dışında kalmasını gerektirir bir durum olmadığı, davacı vekilinin temlikname ile ilgili beyanları da nazara alındığında temlik eden açısından yasal koşullar gerçekleştiğinden ve davacının rahatsızlığının poliçe kapsamında kaldığı dolayısıyla talebinde haklı olduğu, davacının davasının kabulü ile 21.630,09 TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak temlik alan davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı davacı temlik alan vekili ve davalı .... vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacının rahatsızlığının henüz ülkemiz sınırlarına girdiğinin pasaportla tespit edildiği andan önce uçakta iken gerçekleştiğinin anlaşılmasına göre davalı ... şirketinin teminat süresinin sona erdiğine yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, sağlık sigortası kapsamında tedavi giderinin davalı ... Şirketi"nden tahsili istemine ilişkin olup, dosya içinde bulunan Seyahat Yardım başlıklı belgenin Genel İstisnalar başlıklı bölümünün 1-r maddesinde akut krizin teminat dışı olduğu düzenlenmiştir. Davalı ... Şirketi davacının rahatsızlığının bu maddeye göre teminat dışı olduğunu savunduğuna göre davacının ambulansla götürüldüğü hastanedeki tüm hasta evrak ve raporlarının dosyaya celbi ile uzman doktor ve sigortacı bilirkişi kurulundan davacının geçirdiği rahatsızlığın 1-r maddesine göre teminat dışı olup olmadığı konusunda rapor alınarak karar verilmesi gerekirken içinde doktor bilirkişi olmadan rapora itibar edilerek karar verilmesi doğru olmayıp kararın davalı ... Şirketi yararına bozulması gerekmiştir.
3- Davacı her ne kadar dava tarihinden itibaren faiz verilmesi gerektiği konusunda asıl kararı temyiz etmiş ise de davacının bu yöndeki tavzih talebi mahkemece kabul edilmiş olup, davalı tavzih kararını temyiz etmediğinden, bu husus kesinleşmiş olmakla, davacının temyizde hukuki yararı bulunmadığından, temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenle davacının temyiz isteminin reddine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 10/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.