16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4454 Karar No: 2018/5027 Karar Tarihi: 11.12.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4454 Esas 2018/5027 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, sanığın Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkum edildiği ve TCK'nın 314/2, 53, 58/9, 62, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddedildiği belirtilmiştir. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildiği ve yapılan incelemeler sonucunda vicdani kanaatin oluştuğu ifade edilmiştir. Hükme esas alınan tüm delillerin kanuna uygun olarak elde edildiği, usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı ve yargılama sürecinde ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği belirtilmiştir. Kanunlar açısından ise, kararda TCK’nın 314/2, 53, 58/9, 62, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri uyarınca cezaların verildiği vurgulanmıştır.
16. Ceza Dairesi 2018/4454 E. , 2018/5027 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 53, 58/9, 62, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanaatin oluştuğu, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Kısa kararda TCK"nın 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına dair kısmın zuhulen yazıldığı belirlenmekle, Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanığın müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 11.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.