Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2982
Karar No: 2017/4338
Karar Tarihi: 14.09.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2017/2982 Esas 2017/4338 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2017/2982 E.  ,  2017/4338 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : MİRAS PAYININ TAHSİLİ-TENKİS
    Taraflar arasında görülen miras payının tahsili ve tenkis davası sonunda, yerel mahkemenin yetkisizliğine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı taşınmaz bedelinin pay oranında tahsili, olmazsa tenkis istemine ilişkindir.
    Davacı, mirasbırakan annesi ...’in kayden maliki olduğu 2323 parsel sayılı taşınmazdaki ¼ payını mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla, muvazaalı olarak davalı kızına satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek öncelikle miras payına isabet eden bedelin, mümkün olmazsa denkleştirme veya tenkis sonucu tespit edilecek bedelin tahsilini istemiştir.
    Mahkemece, dava dilekçesi tebliğ edilmeden dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde dava muris muvazaası nedeniyle açılmış tasarrufun iptali ve tenkis davası olarak nitelendirilerek, HMK’nun 11. maddesi gereğince ölenin son yerleşim yeri olan ... Asliye Hukuk Mahkemelerinin kesin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmesine rağmen hüküm kısmında gerekçe ile çelişkili olacak şekilde dosyanın ... ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine ilişkin hüküm kurulmuş, hükmün temyizi üzerine 04.07.2014 tarihli ek karar ile, hüküm kısmında maddi hata yapıldığından söz edilerek yetkili mahkeme ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olarak düzeltilmiştir.
    HMK"nun 6. Maddesindeki düzenlemeye göre genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.
    Mirastan doğan davalarda yetkiyi düzenleyen HMK"nun 11. Maddesinin 1/a bendinde ölüme bağlı tasarrufların iptali ve tenkisine ilişkin davalarda ölen kimsenin son yerleşim yerinin kesin yetkili olduğu belirtilmiştir.
    Öte yandan terditli dava konusunun düzenlendiği HMK’nun 111. Maddesinde;" (1) Davacı, aynı davalıya karşı birden fazla talebini, aralarında aslilik-fer"ilik ilişkisi kurmak suretiyle, aynı dava dilekçesinde ileri sürebilir. Bunun için talepler arasında hukuki veya ekonomik bir bağlantının bulunması şarttır. (2) Mahkeme, davacının asli talebinin esastan reddine karar vermedikçe, fer’i talebini inceleyemez ve hükme bağlayamaz.” hükmü yer almaktadır.
    Somut olayda, davacının asıl talebi muris muvazaası nedeniyle taşınmaz bedelinin payı oranında tahsili, fer"i talebi ise tenkise ilişkin olduğuna göre, yetkili mahkemenin tayininde öncelikle asıl talebin esas alınması gerekmektedir. Taşınmazın temlikinden kaynaklanan alacak davalarında yetki konusunda özel bir düzenleme bulunmadığına göre, yetkili mahkeme genel yetki kuralı gereği davalının yerleşim yeri mahkemesidir. Her ne kadar dava dilekçesinde, HMK’nın 119/1-b maddesine aykırı olarak davalının adresini belirtmemiş ise de, davalıya tebligat yapılan adresin .../... olduğu ve bu adresin ... ... Adliyesi yargı çevresinde kaldığı anlaşıldığından davanın yetkili mahkemede açıldığında kuşku bulunmamaktadır.
    Hal böyle olunca, işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
    Davacı vekilinin, temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.09.2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
    -KARŞI OY-
    Davacı, mirasbırakanı ..."in 2323 parsel sayılı taşınmazdaki ¼ payını davalıya satış suretiyle temlik ettiğini, davalının da üçüncü kişilere aktardığını, temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürüp, öncelikle miras payına isabet eden bedelin tahsiline olmazsa TMK"nun 669.maddesi uyarınca denkleştirmeye ya da TMK"nun 565 vd. maddeleri uyarınca tenkise karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, duruşma yapılmaksızın murisin yerleşim yerinin ... olduğu, HMK"nun 11.maddesi uyarınca davaya ... Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılması gerektiği gerekçesiyle 16.05.2014 tarihinde mahkemenin yetkisizliğine karar kesinleştiğinde yetkili ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, 02.07.2014 tarihli ek kararla bir önceki kararın gerekçesinde ... denildiği halde hükümde ... ... Asliye Hukuk Mahkemesi yazılmasının HMK"nun 304.maddesine göre açık hata olduğu gerekçesiyle “yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine şeklinde düzeltilmesine karar verilmiştir.
    Öncelikle HMK"nun 304.maddesinin olayda uygulama yeri yoktur. Zira 304.maddede yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalardan söz edilmiş olup somut olayda ek kararla hüküm fıkrası değiştirilmiştir.
    Davadaki öncelikli istek muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak, taşınmazın el değiştirmesi nedeniyle bedele ilişkindir.
    HMK"nun 111.maddesi uyarınca öncelikli isteğin incelenmesi gerektiği kuşkusuzdur.
    Uyuşmazlığın çözümüne geçmeden evvel “muris muvazaası” kavramının hukuki niteliği üzerinde durulmasında yarar vardır.
    01.04.1974 gün ½ sayılı İçtihadı Birleştirme kararında saklı pay sahibi olsun ya da olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar, görünürdeki satış sözleşmesinin Borçlar Kanunu"nun 18 (Türk Borçlar Kanunu"nun 19) maddesine dayanarak muvazaalı olduğunu ve gizli bağış sözleşmesinin de şekil koşulundan yoksun bulunduğunu ileri sürerek dava açabilecekleri ilkesi benimsenmiştir.
    Bu noktada muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davada sözleşmenin şekil ve içerik yönünden geçersizliği ileri sürülmekte olup, öncelikle murisin gerçek irade ve amacı belirleneceğinden, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı bedel isteğinin konusu da taşınmazdır. Ve dolayısı ile taşınmazın aynına ilişkin bir dava olup, HMK"nun 12.maddesi uyarınca kesin yetkili mahkemede görülmesi zorunludur.
    Öte yandan, taşınmazın aynına ilişkin davalar taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılır (HMK 12 md.). Taşınmazın bulunduğu yerden amaç taşınmazın ilçe sınırları bakımından fiilen bulunduğu yerdir. Dolayısı ile tapuda yazılı olduğu yer değildir.
    Hal böyle olunca, davanın taşınmazın aynına yönelik olduğu gözetilerek yerinde keşif yapılıp taşınmazın ilçe sınırları bakımından fiilen bulunduğu yer saptandıktan sonra yetki hususunun değerlendirilmesi için hükmün bozulması düşüncesinde olduğumuzdan çoğunluğun davaya genel yetkili mahkemede bakılacağı ve işin esasının incelenmesi gerektiği görüşüne katılamıyoruz.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi