Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10529
Karar No: 2019/1138
Karar Tarihi: 05.02.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/10529 Esas 2019/1138 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/10529 E.  ,  2019/1138 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ile davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı, 21.11.2011 tarihinde davalılardan ... Otomotiv. Servis San. ve Tic. A.Ş."den diğer davalının ithalatçısı olduğu dava konusu otomobili satın aldığını, dava konusu aracın farklı tarihlerde üç defa şanzıman arızası nedeniyle servise götürülmek zorunda kalındığını ileri sürerek; halihazırda gizli ayıplı olan dava konusu aracın ayıpsız misli ile değişimi ile birlikte 7.080,00.-TL maddi ve 5.000,00.-TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar dava konusu aracın ayıplı olmadığı gerekçesiyle davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
    Mahkemece; davacının manevi tazminat talebinin reddine, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebinin reddine, 6502 sayılı yasanın 11/1-b maddesi uyarınca 4.000,00 TL değer kaybı şeklinde oluşan maddi zararın ihtar tarihi olan 29/11/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesi sureti ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davanın taraflarınca temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici ve ileri sürülen temyiz nedenlerine, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, mahkemece reddedilen tazminat taleplerine göre davalıların tüm, davacının aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Mahkemece, dosya kapsamında görüşüne başvurulan bilirkişilerin dosyaya kazandırdığı kök ve ek raporlara da dayanılmak suretiyle ve konusunda uzman olan İTÜ Makine Fakültesi öğretim görevlilerinin teknik izaha ilişkin beyanlarına itibar olunarak, ürünün 6502 sayılı Yasanın 8.maddesi kapsamında ayıplı olduğunun kabulü gerektiği, fakat üretim kaynaklı olduğu belirtilen ve talep üzerine onarım gerçekleştirilen aracın 4.000,00 TL değer kaybına uğradığı, davacı tüketicinin davanın başından beri seçimlik hakkı olarak 6502 sayılı yasanın 11/1-ç maddesinde belirtilen “satılanın ayıpsız bir misliyle değiştirilmesini isteme” hakkını talep ettiği ancak ücretsiz değişim talebinin hakkaniyete ve iyi niyet kurallarına uygun düşmeyeceği gerekçesiyle hükmün kurulması cihetine gidilmiş olduğu anlaşılmıştır.
    6502 sayılı yasa 11/3. maddesi hükmü ile “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.” düzenlemesi yapıldığı gibi yine Türk Borçlar Kanunu’nun 227/4. maddesi hükmü ile de “Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.” düzenlemesi kanun koyucu tarafından öngörülmüş olup, birbirini tamamlayan bu iki hüküm ile yasa koyucu temel hukuk prensibi olarak iyiniyet kurallarının hayata geçirilmesini hedeflemekte ve her ne kadar seçimlik hakları yasa ile sayılmış ve bu seçimlik hakların içerisinde herhangi birini tercih etme bakımından tüketici serbest bırakılmış ise de, bunun sınırı olarak iyiniyet kuralları ve tarafların hak ve menfaatler dengesi nazara alınmak suretiyle sözleşmenin ayakta tutulması sağlanırken varlığı tespit ve kabul edilen ayıp nedeniyle tüketicinin bir kayıp veya zarara uğramasının da önüne geçilmesi hedeflenmiştir.
    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; mahkemece dava konusu otomobilin ayıplı olduğu kabulü yapılmış ve ancak ücretsiz değişim talebinin hakkaniyete ve iyi niyet kurallarına uygun düşmeyeceği değerlendirilmesi yapılmak suretiyle aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebinin reddi ile 4.000,00.-TL değer kaybı şeklinde oluşan maddi zararın tazmini hüküm altına alınmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Mahkemece bu şekilde; hakimin takdiri ile davacının talebi hakkaniyet gereği değiştirilmek suretiyle kabul edilmiş olması nedeniyle davacı taraf aleyhine bu nedenle vekalet ücretine hükmedilemez. Bu nedenle mahkemece davacının bu talebine ilişkin olarak takdir hakkı kullanılmak suretiyle ulaşılan sonuç nedeniyle davacı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/7 maddesi gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan birinci bent gereğince, davalıların tüm davacının ise ikinci bent dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bent gereğince, temyiz eden davacının temyiz itirazının kısmen kabulü ile kararın hüküm kısmının 6 numaralı bendinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına ve yerine “Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen tazminat kalem miktarları gözetilerek yürürlükte olan AAÜT’ye göre hesaplanan 1.090,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine” fıkrasının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin alınan 68,31 TL harcın istek halinde davalılara ayrı ayrı iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 05/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi