4. Ceza Dairesi 2017/21142 E. , 2020/19656 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre katılan sanık ..."ın temyiz isteği hakkında tehdit suçundan verilen mahkumiyet hükmü ile sanık ... hakkında kendisine yönelik hakaret suçundan verilen hüküm yönünden katılan sıfatıyla vekalet ücretine yönelik olduğu belirlenerek dosya görüşüldü:
A-Sanık ... hakkında hakaret suçundan verilen hükmün temyiz incelemesinde;
Tavşanlı(Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 11/10/2012 tarih, 2012/18 esas ve 2012/957 karar sayılı kararı ile sanık ... hakkında hakaret suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, verilen kararın Tavşanlı Asliye Ceza Mahkemesinin 07/11/2012 gün 2012/290 değişik iş sayılı kararı ile incelenerek bu tarihte kesinleştiği, kesinleşmeden sonra CMK"nın 231/11. maddesinde belirtilen "denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi" koşulunun gerçekleşmediği, buna karşın Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 19/01/2017 tarihli 2014/19886 esas ve 2017/2112 karar sayılı ilamı ile yalnızca aynı dosyadaki diğer sanık olan ... hakkında verdiği bozma kararı sonrasında, yerel mahkemenin şartları oluşmadığı halde yasal olmayan gerekçeyle sanık ... hakkındaki hükmü açıkladığı anlaşılmakla; hükmün açıklanması suretiyle hakaret suçundan hatalı şekilde mahkumiyet hükmü kurulmuşsa da, kesin nitelikte adli para cezası verilen hakaret suçu yönünden mahallince sanık lehine kanun yararına bozma yoluna gidileceği değerlendirilmiştir.
Sanık ... hakkında hakaret suçuna ilişkin kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ... ve katılan sanık ..."ın tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEKLERİNİN REDDİNE,
B-Sanık ... hakkında tehdit suçundan verilen mahkumiyet hükmünün temyizine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
17.10.2019 gün ve 7188 sayılı Kanun"un 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun"un 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddenin (d) bendi ile; "01.01.2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" hükmü getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen Anayasa Mahkemesi (25.06.2020,2020/16,2020/33; R.G. 19.08.2020, sayı: 31218), sözü geçen geçici 5/d maddesindeki hükmün, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı Kanun"un 2/1-(f) maddesince hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresinin kesinleşmeye kadar devam etmesi ve aynı Yasanın 251/3. maddesi gereği mahkumiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi, bu durumunda temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından lehe düzenleme getirmesi karşısında,
Anayasa Mahkemesinin iptal kararında; sanık lehine getirilen, yeni düzenlemenin, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesi gereğince, 5271 sayılı CMK’ya eklenen geçici 5. maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 14/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.