Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/1373 Esas 2017/2762 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1373
Karar No: 2017/2762
Karar Tarihi: 09.05.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/1373 Esas 2017/2762 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/1373 E.  ,  2017/2762 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 30/06/2015 tarih ve 2014/303-2015/308 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin mesleki faaliyetleri esnasında doğacak hatalardan kaynaklanan zararların davalı tarafından düzenlenen poliçe ile teminat altına alındığını, bu faaliyetler esnasında doğan 51.636 TL tutarındaki zararın tahsili için başlatılan icra takibinde davalının 17.850 TL tutarında ödeme yapmasına karşılık bakiyesine itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptalini ve icra inkâr tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, poliçede idari para cezaları ve özel usulsüzlük cezaları teminat altına alınmış ise de beyannamelerin 1 yıl süre ile vergi dairesine verilmemesinin tek başına muhasebeci olan davacının sorumluluğunu gerektirmediğini, bu durumda davacı ile mükelleflerin müteselsilen sorumlu olduğunu, müteselsil sorumluluk tutarlarının sigortacıdan istenemeyeceğini, beyannamelerin verilip verilmediğinin basiretli bir tacir gibi hareket etme yükümü bulunan mükellefler tarafından kontrol edilmesi gerektiğini, onay alınmadan yapılan ödemenin teminat dışında kaldığını, davacının daha önce gönderdiği ihtarda talebini 38.278,66 TL olarak gösterdiği, bu talebi ile bağlı olup fazlasını isteyemeyeceğini, dava ve takip konusu tutarların 6111 sayılı Yasadan yararlanarak ödenip ödenmediğinin ve ne tutarda ödendiğinin, ayrıca ödemenin davacı tarafından yapılıp yapılmadığının belli olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, iki ayrı vergi mükellefi için kesilen cezalardan birinin halen ödenmediği, diğerinin ise kim tarafından ödendiğinin belli olmadığı, uzlaşma başvurusu yapılmadığı, muhasebeci davacının zararı düşürmek için önlemler almadığı, davalı tarafça sözleşmeye uygun yapılan kısmi ödemenin yerinde ve yeterli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve Mesleki Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.1. maddesinin a, b ve c bentlerinde belirtilen şartların gerçekleştiğinin davacı tarafından ispatlanamamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 09/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.