15. Ceza Dairesi 2017/12402 E. , 2019/8376 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK’nın 155/2, 62, 52/2, 51, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
TCK’nın 207/1, 43/1, 62, 51, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler; katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 22/10/2007 tarihi olmasına rağmen hatalı belirlenmesinin mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Katılan şirkette şoför ve nakliye şefi olarak çalışan sanığın, 10/11/2006 - 22/10/2007 tarihleri arasında muhtelif zamanlarda sahte fatura ve irsaliye düzenleyerek gitmediği yerlere gidilmiş gibi gösterdiği ve fazla akaryakıt miktarı yazarak aradaki akaryakıt miktarlarını uhdesine geçirmek suretiyle atılı suçları işlediği iddia olunan olayda;
1-Özel belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan incelemede;
Sanığın savunması, katılan vekili ve tanıkların beyanları, bilirkişi raporları ile dosya kapsamından sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair mahkemece verilen mahkumiyet hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekili ve sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nun 51/3. maddesindeki deneme süresinin alt sınırının mahkum olunan ceza süresinden az olamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, fakat, bu aykırılığın yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının 5237 sayılı TCK’nun 51/3. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümde yer alan “ 1 yıl” ibaresi yerine “1 Yıl 15 gün” denilmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan incelemede;
Sanığın savunması, katılan vekili ve tanıkların beyanları, bilirkişi raporları ile dosya kapsamından sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair mahkemece verilen mahkumiyet hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekili ve sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın aynı suç işleme kararı altında değişik zamanlarda atılı suçu işlediğinin tespit edilmesi karşısında, sanık hakkında TCK’nın 43/1. maddesi gereğince zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması suretiyle eksik ceza tayin edilmesi,
Kabule göre de,
Kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53/4. maddesi uyarınca anılan yasanın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekili ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 17/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.