Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4622 Esas 2018/5008 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4622
Karar No: 2018/5008
Karar Tarihi: 11.12.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4622 Esas 2018/5008 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi'nin verdiği kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyet kararı verildiği ancak temyiz başvurusunun esastan reddedildiği belirtilmiştir. Tayin edilen cezanın yasal şartları karşılamadığı gerekçesiyle sanığın duruşma istemi reddedilmiştir. Kararın incelenmesi sonucunda, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği ve vicdani kanının kesin ve tutarlı olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle, sanık müdafiinin temyiz dilekçesindeki nedenlerin yeterli görülmemesi sonucu temyiz davasının reddedilerek hüküm onaylanmıştır. Kanun maddeleri de şöyledir: TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri.
16. Ceza Dairesi         2018/4622 E.  ,  2018/5008 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi


    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanığın duruşma isteminin CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 11.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.