Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/3176 Esas 2017/134 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3176
Karar No: 2017/134
Karar Tarihi: 24.01.2017

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/3176 Esas 2017/134 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/3176 E.  ,  2017/134 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :... MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; "araştırma ve uygulamanın hüküm kurmaya elverişli bulunmadığı açıklanarak davalı tarafın dayandığı senette belirtilen tapu kaydının ilk oluştuğu günden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte getirilmesi, yöntemince uygulanması, dava ve temyize konu bölümü kapsayıp kapsamadığının belirlenmesi, davacı ve davalı tarafın tutunduğu senetlerin ayrı ayrı yöntemince uygulanması, dava ve temyize konu bölümün davalı yanın dayandığı tapu kaydının kapsamında kaldığının belirlenmesi halinde davalı yararına ... Kanunu"nun 13/B-b maddesi hükmünde öngörülen mülk edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin incelenmesi, tapu kaydının dava ve temyize konu bölümü kapsamadığının anlaşılması halinde bu bölüm üzerinde kim ya da kimlerin zilyet olduğu yolunda yerel bilirkişilerden bilgi alınması, zilyetliğin başlangıcı, süresi, sürdürülüş biçiminin duraksamasız saptanması, sonrasında toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek hüküm kurulması" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişinin 23.06.2014 havale tarihli raporunda (A) harfi ile gösterilen 532,08 metrekare yüzölçümündeki kısmın ifrazı ile ayrı ada ve parsel numarası verilmek suretiyle davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, geriye kalan kısmın ... tutanağı gibi tespit ve tesciline, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davacının dayandığı tapu kaydının dava konusu taşınmazı kapsadığı gerekçe gösterilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı ..., çekişmeli taşınmaz bölümünün murisi (babası) Halil Yalçınkaya tarafından 07.05.1991 tarihli senet ile ... ve ... ..."ten satın alındığını ileri sürmek suretiyle kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Davacının dayandığı senette satıcı olarak yer alan..., senet altında bulunan imzanın kendisine ait olmadığını, taşınmazı davacının babasına satmadığını, taşınmazın davalı kullanımında bulunduğunu; ... ...ise, senet altındaki imza kendisine ait olmakla birlikte senedin nereye ait olduğunu bilmediğini, satışa konu yerin ... tarafından bilindiğini beyan etmiştir. Bu durumda; davacının dayandığı senedin geçerli şekilde düzenlenip düzenlenmediği tartışmalı hale gelmiştir. Ancak bir an için taraflar arasında düzenlenen bu senedin geçerli bir senet olduğu kabul edilse dahi dosya kapsamında dinlenen bilirkişi ve tanıkların davacının taşınmazda zilyet olduğuna dair beyanları bulunmadığı gibi senet içeriğinde de zilyetliğin devredildiğine dair bir ibare bulunmamaktadır. Diğer taraftan davacı ... yargılama sırasında 27.12.2012 tarihli dilekçesinde davaya konu yerin ... oğlu ... İmamoğlu"na ait harman yeri olduğunu ve Mayıs 1315 tarih ve 24 sıra numaralı tapu kaydı kapsamında kaldığını ileri sürmüştür. Mahkemece dava konusu taşınmaza uyduğu kabul edilen bu tapu kaydı ... oğlu ... adına kayıtlı olup, dosya kapsamına göre davacının kayıt maliki ile akdi ya da ırsi ilişkisinin bulunduğu da kanıtlanamamıştır. Hal böyle olunca, mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 24.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.