11. Ceza Dairesi Esas No: 2015/5789 Karar No: 2016/945 Karar Tarihi: 10.02.2016
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/5789 Esas 2016/945 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir kişiye resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmünü incelemiştir. Ancak mahkeme, verilen hükmün yokluğunda, sanığa usulüne uygun tebligat yapılmadan doğrudan mernis adresine yapılan tebliğin geçersiz olduğunu tespit etmiştir. Mahkeme ayrıca, suç tarihinde yürürlükte olan ve lehe olan 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102/3 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği tarihten temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği sonucuna varmıştır. Bu nedenle, sanıklar hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102/3 ve 104/2, 5320 sayılı Yasanın 8/1, 1412 sayılı CMUK'nun 321 ve 322, 5271 sayılı CMK'nun 223/8.
11. Ceza Dairesi 2015/5789 E. , 2016/945 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :.......Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Yokluğunda verilen hükmün, sanığın sorgusunda beyan ettiği adresine usulüne uygun bir tebligat yapılmadan doğrudan mernis adresine Tebligat Kanununun 21/2. Maddesine göre yapılan 17.06.2013 tarihli tebliğ işlemi ile sanığın sorgusunda bildirdiği adresine, adli mercilerce daha önce tebligat yapılmamış olması, bu adresin 7201 sayılı Tebligat Kanununun 35/son maddesi kapsamında sayılan adreslerden olmaması, ayrıca bu adresin anılan Yasa maddesinde belirtilen adreslerden olduğuna ilişkin bir tespitin de bulunmaması nedeniyle anılan Yasanın 35. maddesi uyarınca yapılan 21.10.2013 günlü tebligat geçersiz olduğu cihetle, sanığın öğrenme üzerine 12.11.2013 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğunun kabulü ile yapılan incelemede; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “resmi belgedeki sahtecilik” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/3 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği 26.08.1998 tarihinden, temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanıklar hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nun 102/3, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 10.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.