1. Hukuk Dairesi 2015/1061 E. , 2017/4290 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, ehliyetsizlik ve vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayalı mirasçılar adına tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tazminat isteklerine ilişkindir.
Davacılar anneleri ..."in vefatından sonra mirasbırakan ..."in dava dışı ... ile evlendiğini, bu evliliğe karşı çıktıklarını ve ikinci eş ... ile aralarında husumet oluştuğunu, mirasbırakanın alzheimer hastalığının olduğunu öğrendiklerini ve 2013 yılında maliki olduğu 80, 81, 82 ve 83 parsel sayılı taşınmazların davalılardan ...’a diğer davalı ... tarafından vekaleten satış suretiyle devredildiğini, mirasbırakanın işlem tarihinde ehliyetsiz olduğunu, dava dışı ...’nin muvazaa iddialarının önüne geçebilmek için hukuki işlem ehliyeti olmayan mirasbırakanın taşınmazlarını davalı ...’a devrettirdiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazların davalı ... adına olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tapuya kayıt ve tesciline, olmadığı takdirde tazminat olarak toplam 12.000,00-TL"nin devir tarihi olan 02.12.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemişler, cevaba cevap dilekçesi ile miras payları oranındaki tapu iptal ve tescile yönelik taleplerini terekeye iade istemli olarak değiştirmişlerdir.
Davalı ..., dava konusu taşınmazların toplam 70.000,00TL bedel karşılığında satın alındığını, davacıların dava açma ehliyetlerinin bulunmadığını, diğer davalı ... ise davalı ..."ın şirketinde uzun yıllardır sigortalı olarak çalıştığını, davalı ..."ın taşınmazları bizzat görerek beğendikten sonra satın almaya karar verdiğini, mirasbırakan ile davalı ..."ın ayrı şehirlerde olması nedeniyle satışın vekalet yoluyla yapıldığını, hatta aynı bölgede iki ayrı taşınmaz daha satın alındığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, HMK"nun 124.maddesindeki şartların oluşmadığı, davacı tarafın ıslah kurumuna da başvurmadığı anlaşıldığından 3. kişiye karşı ehliyetsizlik ve muvazaa iddiasına dayalı pay oranında tapu iptal tescil davasının dinlenmeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan ...’in 21.12.2013 tarihinde vefat ettiği, geride ilk eşinden olma çocukları ..., ..., ..., ..., ... ve ... ile ikinci eşi ...’nin mirasçı olarak kaldıkları, mirasbırakanın 29.11.2013 tarihinde vermiş olduğu vekâletname ile davalı ...’ı vekil tayin ettiği ve davalı ...’ın da vekâleten mirasbırakanın maliki olduğu dava konusu 80, 81, 82 ve 83 parsel sayılı taşınmazları terekeye 3. kişi konumunda olan davalı ...’a 2.13.2013 tarihinde satış suretiyle devrettiği, davacıların dava dilekeçesi ile miras payları oranında tapu iptal ve tescil isteğinde bulundukları, süresinde sundukları cevaba cevap dilekçesi ile taleplerini mirasbırakan ... adına tapuya kayıt ve tesciline şeklinde değiştirdiklerini bildirdikleri anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 141. maddesinde tarafların, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe; ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık muvafakati ile iddia veya savunmalarını genişletebilecekleri yahut değiştirebilecekleri, ön inceleme duruşmasına taraflardan biri mazeretsiz olarak gelmezse, gelen tarafın onun muvafakati aranmaksızın iddia veya savunmasını genişletebileceği yahut değiştirebileceği, ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra iddia veya savunmanın genişletilemeyeceği gibi değiştirilemeyeceği de hükme bağlanmıştır.
Yukarıdaki yasal düzenleme karşısında davacıların cevaba cevap dileçesiyle, terekeye iade istemli tapu iptal ve tescil talebinde bulunmalarında yasaya aykırılık bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca; işin esasına girilerek, varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
Davacılar vekilinin temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14/09/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.