Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/18200 Esas 2017/10270 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/18200
Karar No: 2017/10270
Karar Tarihi: 06.07.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/18200 Esas 2017/10270 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir mahkumiyet kararı temyiz edilmiştir. Temyiz sürecinde, sanığa son söz verilmemesi ve denetimli serbestlik süresinin hatalı belirlenmesi gibi nedenlerle karar bozulmuştur. Ayrıca, bir kanun maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerekliliği de vurgulanmıştır. Kararda bahsedilen kanun maddeleri şunlardır:
- 5271 sayılı CMK'nin 216/3. maddesi
- 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik ve Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108. maddesi, 4, 5 ve 6. fıkraları
- 5237 sayılı TCK'nin 58/7. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nin 87/3. maddesi
- Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas- 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi.
3. Ceza Dairesi         2016/18200 E.  ,  2017/10270 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü;
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1) Hükümden önce son söz sanığa verilmeyerek 5271 sayılı CMK"nin 216/3. maddesine aykırı davranılması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
    2) 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik ve Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108. maddesinin 4, 5 ve 6. fıkralarına göre, denetim süresini belirleme ve gerektiğinde uzatma görevinin, hükmü veren mahkemeye değil, hükümlünün infaz aşamasındaki davranışlarını da değerlendirerek koşullu salıverme ile ilgili kararı verecek olan mahkemeye ait olduğu gözetilmeden, mahkumiyet hükmünde, mükerrir olan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nin 58/7. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtilmesi ile yetinilmesi gerekirken, 1 yıl 2 ay denetimli serbestlik süresinin belirlenmesi,
    3) Hüküm fıkrasında 5237 Sayılı TCK"nin 87/3 maddesi uygulanırken kemik kırılmasının hayat fonksiyonlarına etkisi hafif (1) derece olmasına rağmen hükümde orta (2) derece gösterilmesi suretiyle çelişki oluşturulması,
    4) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas- 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, 06.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.