Esas No: 2022/5
Karar No: 2022/835
Karar Tarihi: 16.12.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/5 Esas 2022/835 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul Asliye 2. Ticaret Mahkemesi'nde görülen İtirazın İptali davasında, davalı tarafın cari hesap borcunu ödememesi nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali istenmiştir. Mahkeme, bilirkişi raporu ve delillerin incelenmesi sonucu davacının haklı olduğunu belirterek, davanın kabulüne karar vermiştir. Davalı, asıl alacak üzerinden icra inkar tazminatına mahkum edilirken, dava şartı arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen arabuluculuk ücreti de tahsil edilmeye mahkum edilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 2004 sayılı İİK'nın 67/1. maddesi
- TTK'nun 64/3. maddesi
- 6183 sayılı Kanun
T.C.
İSTANBUL
ASLİYE 2.TİCARET MAHKEMESİ
DOSYA NO:2022/5
KARAR NO : 2022/835
DAVA:İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:04/01/2022
KARAR TARİHİ:16/12/2022
Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen İTİRAZIN İPTALİ davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı taraf ile davacı müvekkili arasında davalı şirketten sigortalı hastaların tedavisine ilişkin hizmet sözleşmesi düzenlendiğini, davalı şirketten sigortalı hastalara bu sözleşme doğrultusunda hizmet verildiğini, faturalar kesilerek davalı şirkete gönderildiğini, bakiye alacağın ödenmemesi üzerine davalı şirkete 30.11.2020 tarihli ihtarnamenin mail yoluyla gönderilerek, ödenmeyen 1.410,15-TL bakiye borcun ödenmesi istendiğini, ödeme yapılmaması üzerine sözleşmenin feshedildiğini, .... İcra Müdürlüğü'nün ... E. sayılı icra takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, 03.10.2021 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edilmiş sayıldığını, davalı/borçlunun sırf alacağın tahsilini geciktirme amacı olup, iyiniyetten yoksun bir şekilde icra takibine, borca itiraz etiğini, arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını belirterek, itirazının iptali ile icra takibinin devamına, %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde davacının müvekkil şirketten hangi sigortalıların, hangi tarihli, hangi faturalara dayalı, ne kadar miktarlı tedavi ve hizmet bedellerini talep ettiğine ilişkin herhangi bir açıklaması bulunmadığını, davacı tarafça ispat yüküne aykırı davranıldığını, dava dilekçesinin bu yönleriyle somutlaştırılması gerektiğini, müvekkil şirket ile davacı şirket arasında imzalanmış bir hizmet sözleşmesi bulunmadığını, davanın ... ... Bilgi Sıstemlerı A.Ş.ne ihbarını talep ettiklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; ticari hizmet satım ilişkisine dayalı cari hesap borcunun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davalarının 2004 sayılı İİK’nın 67/1. fıkrası gereğince Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Davacının .... İcra Müdürlüğünün ... sayılı dosyası ile 21/12/2020 tarihinde, davalı aleyhine, cari hesaba dayanarak, 1.410,15.-TL asıl alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlattığı, (Örnek No:7) ödeme emrinin borçlu/davalıya 03/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 01/10/2021 tarihinde hiçbir borcu olmadığını, borcun tamamına ve faize itiraz ettiğini belirterek takibi durdurduğu, itiraz dilekçesinin davacı/alacaklı vekiline tebliğ edildiğine dair belgeye rastlanmadığı, davacının da 04/01/2022 tarihinde 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içinde 1.410,15.-TL asıl alacak üzerinden huzurdaki itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında ticari ilişkinin varlığı tartışma konusu değildir.
Çözümlenmesi gereken sorun, davacının dava ve icra takibine konu ettiği fatura içeriğindeki hizmetin verilip verilmediği, sektörel uygulamaya aykırı bir uygulamanın bulunup bulunmadığı, davacının varsa alacağının miktarının ne olduğu noktasında toplanmaktadır.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sundukları deliller, icra dosyası ile tüm dosya kapsamı ile beraber alınan bilirkişi raporları ve yapılan yargılama sonunda;
Taraf defterleri üzerinde inceleme yapmaya ihtiyaç bulunduğundan ve bu iş uzmanlık gerektirdiğinden, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Davacının ibraz ettiği defter ve belgeler incelendiğinde, 2018-2019 yılı ticari defterlerinin TTK.nun 64/3.maddesi gereğince açılış/kapanış tasdiklerinin yapıldığı, defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğu, e-beratların alındığı, bilirkişi tarafından tespit edilmiş, bu nedenle defterlerin sahibi lehine delil oluşturma vasfına sahip olduğu kabul edilmiştir.
Davacının ticari defterlerine göre; 2018-2019 yılındaki 22 adet fatura bedelleri ile birlikte davalının borcunda kayıtlı olan toplam miktar 4.121,04.-TL olup, alacağında kayıtlı olan 2.710,89.-TL tutarındaki havale ile yapılan ödeme bedelleri çıkarıldıktan sonra, davacının ticari defterlerindeki 21.12.2020 icra takip tarihi itibariyle davalıdan cari hesap bakiye alacağının 1.410,15.-TL olduğu, bu alacağa ait 9 adet faturaların düzenlendikleri tarihte ... Sigortadan alınan provizyon numaraları raporda tablo halinde çıkarılmış olup, tedavi hizmetinin davacı tarafından hastalara sağlanması için davalıdan onay alınmadan işlem yapılmadığı bilirkişi tarafından tespit edilmiştir.
Yukarıdaki açıklamalardan sonra somut olaya gelince; davacı sağlık kuruluşunun davalıdan onay almak suretiyle, yine davalının sigortalılarına sağlık/tedavi hizmeti sunduğu, hizmet verilen kişilerin ve provizyon numaralarının bilirkişi tarafından tespit edildiği, cari hesaba göre davacının davalıdan 1.410,15.-TL alacaklı olduğu anlaşılmış olup bilirkişi raporu dosya kapsamına uygun ve mahkememizde kanaat oluşturmaya yeterli, denetlenebilir bulunduğundan hükme esas alınmıştır.
Davacının talebine konu alacak likit (belirlenebilir) olduğu anlaşılan faturalara dayalı olduğundan, asıl alacak üzerinden davalının haksız itirazı nedeniyle takdiren % 20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KABULÜNE,
1-Davacının ....İcra Müdürlügünün ... sayılı dosyası ile davalı/borçlu aleyhine başlattığı icra takibine İTİRAZIN İPTALİNE,
Takibin takip tarihindeki koşullarla aynen DEVAMINA,
İcra takibine yapılan itiraz haksız olduğundan ve likit (belirlenebilir) hüküm altına alınan alacak (1.410,15-TL) üzerinden % 20 hesabıyla 282,03-TL İcra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 96,33-TL olup, peşin alınan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 15,63-TL harcın DAVALIDAN TAHSİLİYLE HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat masrafı 106,00-TL, bilirkişi ücreti 1.000,00-TL'den oluşan 1.106,00-TL yargılama gideri ile 80,70-TL başvuru harcı, 80,70-TL peşin harç toplamı 1.267,40-TL yargılama giderinin DAVALIDAN TAHSİLİYLE DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 1.410,15-TL vekalet ücretinin DAVALIDAN TAHSİLİYLE DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde DAVACIYA İADESİNE,
6-Dava şartı arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin, davada haksız çıkan davalıdan 6183 sayılı Kanuna göre tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, HMK'nın 341/2.maddesi gereğince kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.16/12/2022
KATİP ...
HAKİM ...