Esas No: 2021/131
Karar No: 2022/844
Karar Tarihi: 19.12.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/131 Esas 2022/844 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde açılan Menfi Tespit davasında, davacılar davalının borcunu ödedikleri halde bedelsiz kalan senedin yeniden icra takibine konu edildiğini belirtip, borçlarının olmadığının tespiti için dava açmışlardır. Mahkeme, davacıların haricen ödeme yaptıklarını yeterli şekilde kanıtlayamadıklarını ve davanın reddedilmesine karar vermiştir. Mahkeme ayrıca, tedbir kararı nedeniyle davalının alacağına geç ulaştığı için davacılardan kötüniyet tazminatı talep etmiştir. Kararın yasal dayanağı, Türk Borçlar Kanunu'nun 184. maddesi, Türk Ticaret Kanunu'nun 932. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 326. maddesidir.
T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2021/131 Esas
KARAR NO : 2022/844
DAVA : MENFİ TESPİT
DAVA TARİHİ : 01/03/2021
KARAR TARİHİ : 19/12/2022
YAZIM TARİHİ : 21/12/2022
Mahkememizde açılan Menfi Tespit davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili ; Davacılardan ...'nin davalıdan 68.500,00 TL borç para alıp, karşılığında davaya konu bonoyu verdiğini, borcun haricen ödenmesine rağmen bononun iade edilmediğini, ödemelerinin davalı ...'nin banka hesap hareketleri incelenir ise bulunabileceğini, buna rağmen bedelsiz kalan aynı bononun icra takibine konu edildiğini belirtip, davacıların davalıya icra takibi ve dayanağı bono nedeni ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalı ... vekili ; Davacı ...'nin değişik tarihlerde kendisinden borç para alıp bonolar verdiğini, bu davaya konu bono bedelinin ödendiği iddiasının doğru olmadığını, banka hesapları kontrol edilir ise ödemelerin yapılmadığının anlaşılacağını, ibranamenin belli bir senet için yapılan ödeme sırasında düzenlendiğini, davacının başkaca alacağım kalmadı ibaresini ibranameye yazmak istemesini kabul etmediğini, başkaca alacakları bulunduğu için ibranameyi imzalamadıklarını belirtip, davanın reddine ve kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER :
-Ankara ...İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı icra takip dosyası ve dayanak bono örneği,
-Davalı ...'a ait banka hesap hareketleri,
-Bilirkişi incelemesi,
-Takipsizlik ile sonuçlanan suç soruşturma evrakı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davadaki talep, davalı tarafından başlatılan icra takibi ve dayanağı olan bono nedeni ile davacıların davalıya borçlu olmadıklarının tespiti istemine ilişkindir.
Davacılardan ... ile davalı ... arasında borç para alınması ve davalının buna karşılık çeşitli bonolar verilmesi şeklinde devam eden ticari ilişki bulunduğu tartışma konusu değildir.
Davacılar bu davaya konu bono bedelini haricen davalı alacaklıya ödedikleri halde bono kendilerine iade edilmediği gibi, bedelsiz kalan senedin yeniden icra takibine konu edildiğini, davalı taraf ise ödeme yapılmadığını ileri sürmektedir.
Davalı tarafından Ankara ...İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı icra takip dosyasına konu edilen ve davanın temelini oluşturan bono 28/05/2019 düzenleme, 28/07/2019 vade tarihli ve 68.500,00 TL bedelli olup, bononun nakden kaydını içerdiği, borçlusunun davacılardan ... olduğu, davacı Koru şirketi ve diğer davacı ...'un ise kefil olarak yer aldıkları, lehtarı davalı ... olan bononun kambiyo senetlerine mahsus yol ile icra takibine konu edildiği anlaşılmıştır.
Davacılardan ... davalı ...' tan borç para aldığını ve karşılığında bu bonoyu verdiğini ileri sürmekte, davalıda bu beyanı doğrulamakta olup, bonoda da nakden kaydı yer aldığı için bononun veriliş nedeni konusunda tarafların iradelerinin uyuştuğu kabul edilmiştir.
Davacılar bonoda yer alan imzalarını inkar etmeksizin bono bedeli kadar haricen ödeme yaptıklarını ileri sürdükleri için, ispat yükünün davacılarda olduğu, davacıların haricen ödeme yapmak sureti ile borçlarını sona erdirdiklerini kanıtlamaları gerektiği kabul edilmiştir.
Davacılar vekili ödemelerin 30/06/2019, 05/07/2019, 31/07/2019 ve 05/08/2019 tarihlerinde elden ödeme şeklinde yapıldığını, davalının ödeme tarihi ve sonrasına ait banka hesaplarının bulunduğu banka kayıtları incelenir ise ödemelerin bu kayıtlarda yer aldığının tespit edileceğini ileri sürmüştür. Bu talebin denetlenmesi amacı ile davalıya ait hesapların bulunduğu banka şubelerine yazılar yazılıp, ödeme tarihi ve sonrasına ait hesap hareketlerini gösterir kayıtlar temin edilmiştir. Bilirkişinin yaptığı inceleme sonucu, davacıların söyledikleri tarihler ve sonrasına ait davalıya ait hesaplarda belirtilen miktarlarda para giriş ve çıkışı olmadığı anlaşılmıştır. Bu hali ile davacıların haricen ödeme iddialarının bu şekilde kanıtlanamadığı kabul edilmiştir.
Davacıların başvurusu üzerine davalı hakkında iki kez suç soruşturması yapılmış, bu soruşturmalar kovuşturmaya yer olmadığı şeklinde sonuçlanmış ve itirazlar da ret edilerek verilen kararlar kesinleştiği için, suç soruşturması sonucunda da borcun ödendiğine ilişkin delil elde edilememiştir.
Davacılar tanık deliline dayanmış ise de, uyuşmazlığın miktarı dikkate alındığında ödeme iddiasının tanık ile ispatının mümkün olmadığı gibi, davalı tarafta cevap dilekçesi ile tanık dinletilmesine olur vermediği için tanık beyanları alınmamıştır.
Davacılar ayrıca diğer bonolar da dahil 165.000,00 TL ödenip tüm alacak borç ilişkisinin sona erdirileceğine karar verildiğini, bu amaçla adliye içerisinde buluştukları ... bank şubesinde davalının ibranamelerden birini imzaladıktan sonra diğer ibranameyi yırttığını, bu durumun dahi tüm alacak borç ilişkisinin sona erdiğinin kanıtı olduğunu ileri sürmüştür. ... bank şubesinden olayla ilgili görüntü kayıtları istenilmiş, gönderilen kayıtlardan davacıların iddialarını kanıtlayacak bilgiye ulaşılamamıştır.
İbranameler incelendiğinde ise, davacının da imzasını taşıyan 03/01/2020 tarihli olanının 165.000,00 TL bedelli ve Ankara ...İcra Müdürlüğünü ... Esas sayılı icra takibine konu edilen başka bir bono ile ilgili olduğu, bu ibranameye konu olmayan alacaklar yönünden de alacak kalmadığının yazılmak istenmesi nedeni ile davalının başkaca alacağı da olduğu gerekçesi ile ibranameyi imzalamaktan kaçındığı, bu ibranamenin Ankara ...İcra Müdürlüğünü ... Esas sayılı icra takibine konu edilen başka bir bono ile ilgili olduğu, bu delillerin de haricen ödeme iddiasını kanıtlamaya yeterli olmadıkları kabul edilmiştir.
Davacıların delilleri arasında yemin bulunmakla birlikte, davacıların bono bedelini haricen ödedikleri savunmaları karşısında, bu savunmaya göre bononun bedelsiz kaldığı, bedelsiz kalan bononun icra takibi ile tahsil edilmeye çalışılmasının TCK da suç olarak düzenlendiği, 6100 Sayılı Yasanın 226/1-c maddesi uyarınca yeminin davalıyı suç soruşturmasına muhatap edebileceği dikkate alınıp yemin teklifinin mümkün olmadığı kabul edilip, bu nedenle davacıların davalıya yemin teklif edip etmeyecekleri konusunda hatırlatma yapılmamıştır.
Toplanan tüm bu deliller karşısında, davacılardan ...'nin davalıdan borç para alıp karşılığında davaya konu bonoyu verdiği, bu durumun davalının da kabulünde olduğu, davacıların bono bedelinin haricen ödediklerini yasanın aradığı deliller ile kanıtlayamadıkları için davanın reddi gerektiği kabul edilmiştir.
Yargılama sürmekte iken 05/03/2021 tarihli kararımız ile icra takibinin durdurulmasına karar verilmiş, teminat yatırılıp karar infaz edilmiştir. Her ne kadar 10/06/2021 tarihinde tedbir kaldırılmış ise de tedbirin yürürlükte kaldığı dönem içerisinde davalının alacağına ulaşması tedbir kararı ile geciktirildiği için harçlandırılan dava değerinin % 20 si kadar tazminatın davacılardan tahsili gerektiği kabul edilip, ispat edilemeyen davanın reddine ilişkin aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
82.466,45 TL'nin % 20'sine karşılık gelen 16.493,29 TL kötüniyet tazminatının davacılardan müteselsilen alınıp davalıya ödenmesine,
Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.408,33 TL'den mahsubu ile artan 1.327,63 TL'nin karar kesinleştiğinde ve istemi halinde davacıya İADESİNE.
Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı lehine hüküm tarihindeki AAÜT'si uyarınca hesaplanan 13.194,63 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya VERİLMESİNE.
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığına,
Davadaki talep niteliği gereği arabuluculuğa tabi olmadığı için arabuluculuk için ödenen 1.320,00 TL nin 6325 sayılı yasanın 18/A (11) (13) maddesi uyarınca davacılardan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, Davacılar Vekili .... Davalı Vekili Av. ...'in yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/12/2022
Katip ...
Hakim ...