Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/18625 Esas 2017/10213 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/18625
Karar No: 2017/10213
Karar Tarihi: 06.07.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/18625 Esas 2017/10213 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanık hakkında verilen cezanın açıklanması suretiyle mahkumiyet kararının bozulması gerektiği kararı verdi. Sanık, eşi ile mağdur arasındaki tartışma sonrasında yaralama eylemini gerçekleştirdiğini savunmuş ve ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği konusunda taraflar arasında farklı beyanlar bulunduğu belirtilmiştir. Bu durumda, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı belirlenemediğinde, şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemeyen durumun sanık lehine değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Ayrıca, sanık hakkında TCK'nin 53. maddesinin uygulanması sırasında, Anayasa Mahkemesi kararının gözetilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kararın bozulması için 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uygulanmıştır.

3. Ceza Dairesi 2016/18625 E. , 2017/10213 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle mahkumiyet

Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine ancak;
1)Sanığın, yaralama eylemini eşi ile mağdurun tartışmasından kaynaklanan kızgınlıkla gerçekleştirdiğini savunması karşısında ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği hususunda taraflar arasında farklı beyanlar bulunması Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas -367 Karar sayılı kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu ceza dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde şüpheli kalan bu halin sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını gerektirdiği halde bu hususun kararda tartışılmaması,
2)Sanık hakkında TCK"nin 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06/07/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.